Tercihlerimiz kimliğimizi yansıtır

Kimlik.

Kim olduğumuzun, ne olduğumuzun göstergesi.

Bu göstergenin anlamı ise, bir ömür boyu yaptığımız tercihlerin; bu tercihlere göre şekillenen inanç, duygu, düşünce pratikleri, sözlü ve fiili eylemlerin bizim kimliğimizi yansıttığı gerçeğidir.

Tercihlerimizi yansıtırız günlük yaşantımızda. Tercihlerimize göre dostlar edinir, tercihlerimize göre bir yol çizeriz kendimize. Çizdiğimiz yol aynı zamanda yaşadığımız süre boyunca bize bakışın, bize ilginin, bizimle ilişkinin de gerekçelerini oluşturur.

Bizi tanımlarken insanlar, bize yaklaşırken insanlar, tercihlerimizi göz önünde bulundururlar. Tercihlerimizin dışa yansıyan görünümleri bizi, kim olduğumuzu, kimliğimizi ortaya koyar.

Tercihlerimizi belirleyen şeyler; hayat pratikleri, düşünce ve eylem biçimleri, beğenilerimiz, yediklerimiz, içtiklerimiz, yemediklerimiz içmediklerimiz, arkadaşlıklarımız, mesleğimiz, sevgilerimiz, kullandıklarımız kullanmadıklarımız, yaptıklarımız yapmadıklarımız...

Gündelik hayatımızda bizi tanımlayan her şey bizim ne olduğumuzun, kim olduğumuzun başkalarınca bilinmesine, anlaşılmasına aracılık eder. Bu nedenle tercihlerimizi nasıl oluşturduğumuz, neye göre oluşturduğumuz önem kazanır. Elbette aileden getirdiğimiz ve bizim kimliğimizin en önemli yansımalarından olan kimi özellikler de kimliğimizi oluşturan tercihlerimizde etkilidir. Bu etki kimi zaman oldukça baskın kimi zaman da bizim tercihlerimizle etkisi azaltılabilecek türdendir.

Bazı kavramlar vardır. Yerlilik, millilik, geleneklerine sahip çıkma, başkalarına özenme/özenmeme, kendin olma, dost ve düşmanlarını tanıma, sevgi ve saygı görme/gösterme gibi... Bu ve bunun gibi daha birçok kavram, insanın tercihleriyle oluşturduğu bir dünyada, yine kendisi gibi tercihleri olanlarla yol yürüdüğü bir dünyayı paylaşmalarına yol açar.

İşte bizim dünyamızı oluşturan bütün kavramların bizim tercihlerimizle birlikte bir kimlik yansımasına dönüşmesi, bu kavramların nereden beslendiği, hangi kaynaktan oluştuğuyla çok yakından ilgilidir.

İnsan doğduğu dünyanın, beslenip büyüdüğü dünyanın, sahip olduğu inancın, toprağında yetiştiği ve suyundan içtiği dünyanın özellikleri yansıtır tercihlerinde. Hangi dünyada beslenip büyümüşsek o dünyaya ait olan tercihler belirler kimliğimizi, ne olduğumuzu.

Beslendiğimiz kaynaklar, bizim tercihlerimizin temelindedir. Başka dünyalardan, başka inançlardan, başka toprakların yaşam biçimlerinden, dünya görüşlerinden, inanç ve eylem pratiklerinden beslenenler elbette o dünyaya ait özellikler yansıtacaktır tercihlerinde. Bu nedenle nereden beslendiğimize, hangi tercihlere sahip olduğumuza dikkat etmemiz önemlidir. Yerlilik, millilik, geleneklerine sahip çıkma, başkalarına özenme/özenmeme, kendin olma, dost ve düşmanlarını tanıma, iman ve amel birlikteliği, sevgi ve saygı görme/gösterme gibi bütün kavramların kimliğimize yansıması tercihlerimizle doğrudan alakalıdır.

Kimliğimizi ortaya koyan tercihlerimizin nereden beslendiğine, hangi kaynaktan oluştuğuna dikkat etmeli insan. Dikkat etmeli ki ikilem yaşamasın, içi başka dışı başka; ruhu başka bedeni başka; aslı başka nesli başka görüntüler vermesin.

Beslendiğimiz toprağın sıcaklığı bizi ısıtır. Bu sıcaklığı doğuran inanç ve düşünce pratikleri bizi ısıtır. Başka coğrafyaların, iklimlerin ruhumuza ve bedenimize yabancı sıcaklıkları bizi aldatmasın. Alışkın olmadığımız, yabancısı olduğumuz sıcaklıkların etkisiyle yanarız da farkına varmayız.

Kalın sağlıcakla!..