Sabırla bekledik!

Ama dedik!

Sabırla bekledik.

Günlerce tahtanın üzerinde tepindik, haftalarca açılır diye iştahla tekmeledik!

Bin şükür bitti!

Çok şükür kabusu öteledik.

Anlık stres, bolca tedirginlik ve güne titrek uyandığımız sabahları şimdilik frenledik.

Bir nebze olsun rahatladık.

Camia olarak hepimize geçmiş olsun.

Bu zorlu süreçte adım adım ilerleyen, engelleri azimle aşan, tepesi buzla kaplı dağları makapla delen ve gecesini gündüzüne katarak mücadele eden herkese sonsuz teşekkürler.

Ortadan kırılan tahta, önü açılan transfer yasağı ve ardından Özlüce'nin yolunu imza için tutan yeni transferler iştah kabarttı.

İşte o isimler;

Recep Aydın, Musa Araz, Aykut Akgün, Çağlar Şahin Akbaba, Cüneyt Köz, Anıl Karaer, Onurcan Piri ve Mamadou Diarra...

Kulağa hoş gelen isimler bunlar.

Bu arada transfer sezonun kapanmasına saatler kala bu isimlere en az 3 yeni futbolcu daha eklenebilir.

Baksanız ya;

Tesislere bardaktan boşalırcasına transfer yağıyor.

Heyyy maşallah!

Sizler için çok taze İki ismi hemen ön plana çıkarayım. Birisi Recep Aydın, diğeri Musa Araz!

Futbol topu ikisinin de ayağına çok yakışıyor. Özellikle Musa Araz'ın bilekleri enfes. Mevki ve pozisyonu 10 numara. Ayak içi ve dışını çok iyi kullanabiliyor. Kaleyi gördüğü tüm mesafelerden şutu rahatlıkla düşünebiliyor.

Öte yandan Recep Aydın çok koşmasa da meşin yuvarlağı iyi koşturuyor. Sahada izlerken ne dediğimi çok daha iyi anlayacaksınız.

Gelelim 3 direk arasına!

Yani çiçeği burnundaki file bekçisi Çağlar Şahin Akbaba'ya!

Muhtemelen bundan sonraki maçlarda Bursaspor'un kalesini Çağlar koruyacak.

Özgüveni yüksek bir isim. Yan toplarda kusursuz. Üzerine gelen toplarda bazen basit hatalar yapsa da mücadele içerisinde durumu çabuk toparlıyor. Nokta transfer diyebiliriz.

Bence evet!

Stoper Anıl Karaer'i anlatmaya gerek bile yok. Zira yıllarca Süper Lig'i solumuş, rüştünü kanıtlamış ve bu ligin çok üstünde bir yetenek. İspata muhtaç olmayan tecrübe. Açıkçası transfere ihtiyaç duyulan bölge için biçilmiş kaftan...

Uzun lafın kısadan özeti;

Lig uzun ve maroton zorlu!

Lakin!

Artık önümüz açık, elimiz güçlü ve kadro hedef takım olmak için fazlasıyla yeterli. Geriye kalan tek minik dokunuş ise, takımın teknik patronu Yalçın Koşukavak'ın saha içi hamleleri olacak.

Umarım o sihirli dokunuşlar camiaya sürekli artı katar.

Ve bu ligin tartışmasız en kıymetli markası olan Bursaspor ait olduğu yere yani 'Süper'e çok çabuk döner.