Parça parça söküp götürmüşler meğer bize ait olanları

Açık konuşmam gerekirse nadir bakıyorum haberlere, haber sitelerine. Çünkü ruh halimi tüm günümü etkiliyorlar ne yazık ki. Hiç memnun değilim bu halimden, bu kadar etkilenebiliyor olmamdan, hayatımı yönlendirecek kadar etkisi altına girmemden.  Bazen de 'Olacakla öleceğin önüne geçilmezmiş' diyip 'sıyrılmak lazım işin içinden akıl sağlığımız için' diye düşünüyorum. Ama gel gör ki eyleme geçiremiyorum bu lafı.

Yine bir anda aklıma düştü de aa dedim kaç gündür bakmıyorum söyle bir göz gezdireyim bari dedim.

Buyurun buradan yakın işte ilk haber;

Fatih'i fermanı İngiltere de satışta...

Açılış fiyatı 80 bin paund yani 980 bin TL civarı...

Fatih in fermanı...

Bak şaka yapmıyorum anında fırlıyor sinirlerim.

Londra da bir müzayede de satışa çıkacakmış. Ne düşüneyim şimdi ben?

O oraya nasıl gitti. Devlet koruması altında olması gereken belgeler neden ortalığa saçıldı. Kimsenin mi ruhu duymadı? Biri çıkıp da karşı da mı çıkmadı?

Taa İngiltere de ne işi vardı bunca zaman. Neden böyle değerli mirasımızı biz oradan buradan topluyoruz veya elalem kıymetli eser diye satıyor bunları.

Bu yaz Efes Antik Kenti'ne gitme fırsatımız oldu. Tarihi çok severim ama antik kentlere karşı çok da ilgim yoktu açıkçası. Tarih okumak istemiştim hep ama nasip olmadı. Hatta en çok arkeoloji bölümünü istemiştim.

Eşim çok sever, acayip ilgi duyar antik kentlere onun isteği ile gitmiştik. Çok da merakla girmedim ne yalan söyleyeyim ama ayak basmamla hayran kalmam bir oldu. Bu kadar etkileneceğimi hatta tatilden çok bu 3 - 4 saatten keyif alacağım hiç aklıma gelmezdi. Nefesim tutuldu resmen. Onca şahesere, o enfes zevklerine, ellerinin becerikliliğine, hele yapılan zamanı düşününce insan şok geçiriyor. Öyle ince detay işlenmiş heykeller vardı ki, sanki mermere değil de kile işlemişler öyle kolay şekil almış gibi hissiyat veriyordu insana.

Gezdikçe bir şey dikkatimi çekti çoğu yer boştu. Belli daha önce oralarda heykeller varmış evet ama şuan yoklar ya da bir parçaları, kırıntıları kalmış. Dedim ki, 'Hani niye buralar boş müzeye mi kaldırmışlar zarar görmesin diye?' sordum safça.

Eşim güldü ve verdiği cevap şu oldu;  'Evet bazıları müzede sergide ama çoğu heykeli İngiltere ye kaçırmışlar (!) Londra da sergileniyor diye biliyorum ve özellikle Efes den gelenler için özel müze yapılmış diye okumuştum' dedi.

Az araştırınca Osmanlı'nın en karışık zamanlarını fırsat bilerek çoğu eser, heykel İzmir Limanı'ndan Londra ya kaçırılmış. Ve bu çok sonra fark edilmiş. Ne kadar vahim ne üzücü değil mi? Ve hala bunca zaman bile bilmediğimiz neler var. Bildiklerimiz ve şuan yeni öğrendiklerimize şok oluyoruz.

Düşününce koca koca mermer heykelleri, komple bir tapınağı parça parça taşımışlar kendi ülkelerine, kâğıt parçalarını neden götüremesinler değil mi?

Herkesin gözünü üzerimize dikecek ne çok nimetimiz var bunca zaman değeri bilinmemiş. Elimizdekiler için bir ders olur umarım tüm bu yaşananlar.