Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Niyetimiz temiz

Yazının Giriş Tarihi: 05.12.2024 06:30
Yazının Güncellenme Tarihi: 04.12.2024 14:40

Bu aralar hep benzer içerikler önüme çıkıp duruyor. İstemsiz dikkatimi çekti ve rahatsız oldum her şeyine. Onların tepkisine, bizim tepkisizliğimize.

Malum önümüz yılbaşı. Her yıl olduğu gibi hazırlıklar başladı. Hadi biz alışkınız artık kendimizi bildiğimiz bileli yılbaşı kutlanır buralarda.

Hatta eskiden daha bir yoğundu her şey. Bana göre bu kutlamaların, süslemelerin hafiflemiş hali.

Öyle normal, sanki bizdenmişçesine ki her şey, oğlum bile bayılıyor. Hoşuna gidiyor her detay, her ışık. Hatta gereksiz bir sürü bilgiye bile sahip. O bayılıyor, ben telaşa kapılıyorum.

Buna da kızarlar şimdi. Neden telaşa kapılıyorum ki?

Uzun zamandan beri bunun da bir aması bir bahanesi var malum.

"Biz yılbaşını kutluyoruz, İsa’nın doğumunu değil. Ayrı şeyler bunlar, bizim sebeplerimiz farklı..."

Ama...

Kutlama şekli aynı, bütün detaylar aynı, kopyala yapıştır misali. Ama farklı işte ya.

Fakat bir dakika! Her şey niyetti değil mi? Bu önemli detayı unutuyorum ben hep (!).

Telaş yapacak bir şey yok yani ortada. Bizim niyetimiz temiz, kalbimiz gibi.

Artık bizim bu kanıksamamız hatta haddinden fazla benimsememiz, bayramın sahiplerinin dikkatini çekiyor şu sıralar. Ve buna çok şaşkınlar...

Müslümanların Noel kutlamasını acayip büyük bir şaşkınlıkla izliyorlar. Ve ne yazık ki çok haklılar. Bende olsam sorardım "Lan size ne!” (kusura bakmayın)

"Bayram benim bayramım sana ne oluyor? Sen neyin sevincindesin?"

O adama " Aslında öyle değil tam olarak, senin gibi değilim aslında, benim niyetim başka, ben yılın başını kut..." diyemezsin, anlatamazsın...

Kahkahalarla güler yüzüne.

Ve gülüyorlar da ama şaşkın şaşkın. Akılları ermiyor. Çünkü, akıl sır erdiremiyorlar. Mantıksız geliyor onlara. Mantıksız da zaten.

Her yer şaşkınlıklarını paylaştıkları videolarla dolu.

Önce ışıklı cafcaflı Noel ağacını, sonra hemen yanındaki duvarda Allah yazısı gösterip eli ağzında şaşkın şaşkın kameraya bakıp video paylaşıyorlar. Bir değil, iki değil buna benzer kaç video gördüm hatırlamıyorum.

Ama konu aynı, ifadeler aynı, anlatım şekilleri farklı.

Bu farkındalık eskiden yoktu.

Evet, ortada bir farkındalık oldu ama yine yanlış yerde oldu. O uyanış bizde olmalıydı. “Ne yapıyoruz biz Allah aşkına” deyip kendimize bakmalıydık.

Adamlar “Ne yapıyor bunlar?” diye bizden önce bunu fark edip dile getiriyorlar.

Çünkü saçma, onlar için daha saçma. Bu işin bir aması, bahanesi yok. Kendimizi kandırmayalım artık.

"Yaa bizde eğlenmeye yer arıyoruz, buda bahanesi..."

Çok sayıda sebep var eğlenmek isteyene. Buna eğlenmeye bahane değil, özence kulp bulmak denir.

Bu şey gibi: Kurban Bayramı’nı cümbür cemaat Müslümanı, gayrimüslimi hep beraber kutlamak gibi. Düşünüyorum da, aramızda amma alay konusu olurdu.

"Kerizler, kıskançlar bizim neyi kutladığımız belli, siz neyin telaşındasınız acaba" diye uzun uzun zevkle gülerdik.

Çünkü bu bir dini bayram, inanmayan niye kutlar ki değil mi?

Adamların hiç bir suçu yok. Onlar sadece pazarlama kısmını çok iyi yaptılar ve şu an bunun ekmeğini yiyorlar.

Suç bizde... Kabahatin büyüğü bizde… Sazan gibi atlayan, kanıksayan, sorgusuz sualsiz, zevkle şevkle, büyük bir hayranlıkla, ağzımızda salyalarla benimseyen bizde.

Burada bana büyük bir görev düşüyor. İşim zor, zahmetli.

Benim bilinçli, neyin ne olduğunu sorgulayan, anlamaya çalışan, yem yutmayan, ışıklara, renklere kapılmayan, kendini güzelleştirmeyi bilen evlatlar yetiştirmem gerek.

Bu ortamda, bu bahanelerle, bu renkli ışıkların altında işim hayli yokuşlu ama ben de azimliyim, kararlıyım.

Niyetim temiz…

Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.