Modern ve sağlıklı yaşam (!)

Kaç zamandır bir şey dikkatimi çekmeye başladı.
Çoğumuz zaman zaman diyet yapıyoruz veya yapmaya çalışıyoruz, en azından dikkat etmeye çalışıyoruz. Herkes muhakkak yaşar bunu. Yemeği seven bir milletiz, yemeklerimiz üzerine zaten söylenecek söz yok. Haliyle bu coğrafya da bir çoğumuz muzdarip bu kilolardan. Kaderimiz gibi bir şey.
"Aralıklı oruç" diye bir moda başladı dünya genelinde. Bu yöntemle çok kilo veren de oldu gördüğümüz kadarıyla. En başta kilolarıyla meşhur Adele. İncecik bir kadın oldu. Sonra bir anda popülerlik kazandı bu yöntem. Artık neredeyse çoğu kişi uygulamaya başladı. 16 saat vücudu dinlendiriyorsun 2 öğün yiyorsun, az ve öz besleniyorsun.
Sonra işte en basiti su içme şeklimizin bile kilomuzu etkileyeceği hakeza yatış seklimizin de.
Nerden geldim bu konuya bir yazı okudum; sağ tarafa yatarsak yediklerimiz bağırsağa  daha hızlı geçiş yaparmış. Solumuza yatmak ise zorlaştırırmış.
İşte  ayakta su içmek ile oturarak şu içmek arasında önemli bir fark olduğu konuşuluyor. İki ayrı hayvansal gıdayı bir arada tüketmenin bünyeye zararlı olduğunu anlatıyor bilim.
Şimdi şimdi beslenme uzmanları günde 2 öğün beslenmenin en sağlıklı şekil olduğu görüşünde. Ara sıra bedeni aç bırakmanın vücuda detoks etkisi yaptığı ve ömrünü uzattığını sağlık, dinçlik, gençlik kattığını söylüyorlar. Hatta ve hatta yemekten önce el yıkamanın faydalarını okudum geçen. Bunun araştırmasını yapmışlar da.
Sonra yemek öncesi çok çok az tuz tüketmenin metobolizmayı hızlandırdığı. Yemek arası su içmenin iyi olmadığını suyun başında ve sonunda içilmesi gerektiği... Lokmaları küçük küçük ve yavaş çiğnemenin kilo vermede önemli bir rol oynadığı...
Zaten bayadır meşhur, herkes tarafından bilinen  mümkünse her gün düzenli sirke tüketilmesi gerektiği... Her zaman olmasa da bir süre vücudun ete ihtiyaç duyduğu. Daha bir sürü şey. Aklıma gelenler şu an bunlar.
Nasıl?
Bir yerlerden tanıdık geldi mi?
Ben çok tanıdığım tüm bunlara.
Sanki yeni keşfedilmiş gibi anlatılması peki?
Ama halbuki tam 1400 yıl önce bize anlatılmıştı.
Aslında tüm bunlara biz bir ad vermiştik zaten. Sünnet diyorduk biz. Hatta bunların yapılması sevap sayılmıştı. Yıllardır böyle yaşayan insanları küçümsediler sırf peygamberin yaşadığı gibi yaşamaya çalışıyorlar diye. Hor gördüler, gerici dediler.
Ne oldu? Niye küçümsediğiniz yaşayış şekline döndünüz?
Neden? Sağlıklıymış. Bak bak...
1400 yıldır var olan emredilen, böyle yaşayın denileni bilim yeni keşfediyor.
Biz kıymet bilmiyoruz. Biz laf dinlemiyoruz. Biz uslanmıyoruz. Bizim yaşayış şeklimizi bize satmaya çalışıyorlar, ilericilik modernlik gelişmişlik adı altında.
Az bile bizim gibi kaz kafalılara...