Hava Durumu

İyi misiniz?

Yazının Giriş Tarihi: 23.09.2020 06:30
Yazının Güncellenme Tarihi: 23.09.2020 06:30

Komik bir olay konuşalım mı bugün?

Artık komik diyorum ne kelime kullanacağımı şaşırdım çünkü. Sadece komik değil aslında aynı zamanda halimize ağlamalık bir olay.

Artık her şey bizde farklı etki gösterdiği için ne yapalım ağlanacak halimize gülelim bari.

Aslında gerçekten oturup kara kara düşünüp diz dövülmelik haldeyiz. Artık bu tür şeyleri bir gözden geçirme zamanı geldi de çoktan geçiyor. Hayat ilerliyor, dünya gelişiyor, düzen değişiyor. Teknoloji aldı başını gidiyor. Biz hala ve hala bir yere saplandık, bir türlü o kafadan çıkamıyoruz. Şu at gözlüklerini bir tülü çıkaramıyoruz. Yapıştı mübarek senelerdir ne yapsan çıkmıyor. Şu sığlığı atamadık üstümüzden. Hayır nasıl kafalar bu kafalar onu da anlayamıyorum. Nasıl bir düşünce nasıl bir saygı (!) ifadesidir bu gerçekten akıl erdiremiyorum. Nereye koysam bir anlam kazanmıyor çünkü.

Diyorum ki bendeki saygının karşılığı mı farklı acaba?

Benim düşünce yapım mı değişik diye düşünmeye başladım artık işin içinden çıkamayınca.

Olay şu, bir haberle karşılaştım aynen aktarıyorum:

"Mustafa Kemal Atatürk'e benzerliği ile dikkat çeken ve milli bayramlarda ortaya çıkan Göksel Kaya'yı eleştiren bir vatandaş hakkında, kamu davası açıldı."

Atatürk'e hakaretten...

Haberi okudum ilk tepkim şu oldu "Efendimmm..."

Haber devam ediyor:  "Atatürk'ün hatırasına alenen hakaret suçlamasıyla M.D. hakkında iddianame hazırlandı."

Atatürk'ün hatırasına...

Arkadaş Atatürk'ün hatırası bu değildir!

O adam Atatürk'ün hiçbir şeyi değildir!

Atatürk'le hiçbir alakası yoktur!

İnsan insana benzer o adam Atatürk değildir!

Kimsenin sırf Atatürk'e benziyor diye onu el üstünde tutması gerekmez, kayırması gerekmez, saygı göstermesi gerekmez, el öpmesi gerekmez!

O Atatürk değildir!

Allah'ım neler sayıyorum ya Rabbim...

Atatürk'ün kendisine, hatırasına, bıraktıklarına, ilkelerine, düşüncelerine, saygı göstereceksin bu adama değil!

Kim bu adam!

Bunlar nasıl kafalar! Bu nasıl bir zihniyet!

Asıl bu davayı açan, açtıran, razı olan, haklı bulan kim varsa Atatürk'e hakaret etmiş olur.

Adam alenen çıkmış işi fırsata çevirmiş geziyor ortalıkta.

Atam diye sarılanı teselli ediyor, el öptürüyor, çıkıp halkı selamlıyor (!), bayramlarda atam gibi zeybek oynuyor, baş köşede oturuyor, giyiyor içiyor geziyor...

Hakikaten soruyorum iyi misiniz?

Kafalar yerinde mi?

Hadi davayı açanı anladık. Peki ya kabul eden?

Kimlere kaldık ya Rabbi! Ya işimiz düşse o savcıya hakime ne yapacağız biz.

Hakikaten sempati duyanınız var mı çok merak ediyorum.

Bana mı garip geliyor sadece acaba...

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.