Hava Durumu

Heyecana ihtiyacımız yok!(muş)

Yazının Giriş Tarihi: 01.01.2020 06:50
Yazının Güncellenme Tarihi: 01.01.2020 06:50

Bir devletin, cumhuriyetle yönetilen bir toplumun, mihenk taşıdır belki de muhalefet. Olmazsa olmazıdır. İtiraz etme hakkıdır. Muhalefet sayesinde doğruyu yanlışı ayırt edebiliriz. Farklı görüşleri bir arada bulabilme, kıyas edebilme şansıdır muhalefet.

Devleti devlet yapandır. Cumhuriyetin nimetidir. Hakkımızı savunma şansımızdır. Tek görüşlülük değil çeşitliliktir. Ve bu çeşitlilikte bulursun doğruyu yanlışı. Bir nevi yol gösterendir. Aaa bu da olabilir şu seçenekte var, öteki yol da izlenebilir diyebilmektir. Bir cevap değil birçok cevap birçok yoldur. Say say bitmez bir nimettir. Söz söyleme hakkımızdır. Cumhuriyet olmadan muhalefet olmaz, muhalefet olmadan cumhuriyet.

Burada ben de varım diyebilmektir. Kısacası sesimizdir.

Daha neler neler...  Saymakla bitmeyen nimettir. Kıymetini bilirsek doğru yerde kullanırsak.

Dedim ya yol gösterendir diye köstek vuran değil, set koyan değil, ayrıştıran değil, birleştiren. Yoldan saptıran değil, doğru yolu buldurandır.

Amma velakin geldiğimiz nokta tam da bu.

Bizim yol göstersin dediğimiz muhalefet ayağımıza taş koyan olmuş. Oradan gidelim denir olmaz der, şöyle yapalım denir o neymiş der. Duralım neden durduk! Yürüyelim neden yürüyoruz! Ee madem koşalım ne gerek var.

Bu kulaklar "Bu milletin heyecana ihtiyacı yok" sözünü de duydu ya. Eyvahlar olsun!

Heyecana ihtiyacımız yok imiş. Ne gerek var imiş yürümeye, koşmaya. Ayağımıza her şey geliyor hesabı. Bak bu kafa hiç değişmedi, bu hazırcılık kafası hiç değişmedi. Bir bunda istikrarlı davrandılar.

Patlayacağım! İnan olsun orta yerimden çatlayacağım. Bana birileri çıkıp da bütün bu halleri bütün bu itirazları nedenleriyle birlikte anlatmalı. Çünkü benim aklım hafzalım artık almıyor!

Diyorum ki empati yapayım. Belki de vardır bir bildikleri... Öyle düşünmeye çalışıyorum. Olmuyor olmuyor, olmuyor...

Hala nedendir bu baş kaldırış, bu memnuniyetsizlik, bu iğrenmişlik halleri?

Neden bu mutsuzluk, sevgisizlik?

Neden?

Hani derler ya ağzınla kuş tutsan yaranamazsın, o hesap buda. Kuş tutsan daha büyüğü olabilirdi diyecekler. Ne gerek vardı diyecekler. Oralara kadar geldik artık.

Her şeye de itiraz olur mu ya! Bunca senedir hiç mi iyi bir şey olmadı. Bu halk hiçbir zaman devletin bekası için yapılan icraatlarda hiç mi birlik içinde göremeyecek sizi.

Şaka etmiyorum gerçekten çatlayacağım.

Köprü yapalım denir, herkes ayağa kaldırılır!

Öyle bir havaalanı yapalım ki dünya trafiğini baştan çizelim, biz vazgeçilmez olalım denir, kıyamet kopar!

Boğazlar da sözümüz geçmez hala, neyin ne olacağı da belli değil. Bir çözüm bulalım İstanbul'u tekrar dünya başkenti yapalım denir  'Heyecana ne gerek var' denir(!)

"HEYECANA NE GEREK VAR!!!"

Oyun gibi mi geliyor acaba bunlar ya da "muhalefet" sözcüğünün anlamını mı yanlış anladılar?

Başka bir açıklaması yok çünkü bu hallerin hareketlerin.

Anlayamıyorum.

Köprüye karşı çıkıldı, neden?

Havaalanı açılacak kıyametler koptu, neden? Havaalanının kendisine koptu, adına koptu, yerine koptu. Kuşların geçiş güzergâhındaymış. Zaten orayı da çocuklar inşa ediyorlardı da bilemediler beyler affola. O kadar mühendise hakarettir bu!

Bunu da hesap edemeyecek insanların içinde yaşamayın. Ya daha iyilerine layıksınız siz. Bizde kabahat...

Yerli araba yapılır bu paraya nice evsiz var onlar doyurulsun dendi!!

Hani önce bir fabrika açılsın da görelim diyen mi ararsın, ayyy hani yerliydi tasarımcısı da İtalyanmış diyenini mi? O zaman Mercedes de Türk. Alman malı değil. Tasarımcısı Türk ya o hesap.

Montrö anlaşmasını bilmeden hatta hiç duymadan körü körüne Kanal İstanbul'a itiraz edeni de...

Doğru bu kafalara böyle heyecanlar fazla.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.