Hava Durumu

Hepimizin sinirleri bozuk

Yazının Giriş Tarihi: 15.01.2017 09:29
Yazının Güncellenme Tarihi: 15.01.2017 09:29

Kaç aydır üst üste geldi bütün olaylar.

Olayların, aksiyonun ne zaman bittiği görülmüş bizim memlekette diyeceksiniz.

Doğru.

Kaç aydır kaç olay yaşadık ben artık sıralamasını unuttum.

Darbe girişimi (ha ama tabi onun da öncesi var) onu atlattık kıl payı derken FETÖ, Suriye, Musul, PKK, DEAŞ, patlamalar, canlı bombalar...

Bu liste böyle uzayıp gidiyor.

Sıralama yine karıştı.

Kaç canlı bomba yakalandı, kaç araç patlatıldı, kaç şehidimiz var, kaç gazimiz oldu.

Artık yeni bir olay olduğunda ben o kadar da şaşırmıyorum açıkçası nedense.

Alıştım mı diyeyim, artık normal mi geliyor diyeyim, tepki mi veremiyorum artık, bilmiyorum.

Olaylardan olaylara öle bir hızla geçiyoruz ki neye ne tepki vereceğimizi şaşırdık resmen, neye üzülsek o kadar çoklar ki...

Haliyle sinir minir kalmadı kimsede.

Birde bunlar yetmedi hiç gündemimiz yok üstüne birde başkanlık tartışmaları başladı.

Üstüne meclis karıştı.

Milletvekillerimiz birbirine girdi.

Sanki resmen ülkemizin şuan ki resmini çizdiler.

Saksılar havada uçuştu, kürsüler söküldü.

Yumruklar, ısırmalar (!)...

Artık ne yapacağımızı nasıl davranacağımızı şaşırdık.

Hayatımızın (a)normal hali oldu tüm bunlar.

Günlük sıradan yaşantımız oldu.

Tabi bu kadar acıyı, karmaşayı bünyemiz, beynimiz kaldırmayınca ortaya bunlar çıkıyor haliyle.

Ne olacak, nasıl olacak, şimdi ne yapacağız, nasıl toparlayacağız, hangisinden başlayacağız, nasıl düzeleceğiz soruları kafamda cirit atarken bir söze denk geldim.

'Acı, zayıflık vücudu terk ederken hissedilen şeydir.'

Söz bu...

Artık ne bileyim diyecek lafım mı kalmadı avunacak söz bulamadım ya da.

Bu kadar şeyden sonra, bu kadar çok acıdan sonra, inanmak istedim bu söze.

Yani artık bunca acıdan sonrası...

Keşke, inşallah, umarım...

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.