Güzelliğin bedeli ağır oluyor

Zor! Çok zor bir coğrafya da yaşıyoruz.
O kadar güzel ama bu güzelliğinin karşılığı bir bedeli olarak çok can yakıcı. Her şey gibi bunun da bir bedeli var. Derler ya güzellik başa beladır dünyadaki belki de en büyük imtihandır. Aynen öyle. Güzelsen dünya sana bir kat daha zor. Her zaman güzelle uğraşılır. Her zaman güzel elde edilmeye çalışılır. Sömürülmeye çalışılır.

Türkiye de o hesap. Her açıdan mükemmel. Öyle bir kara parçası ki burası her neresi olursa olsun köprü görevi görüyor. İlla ki bir buraya uğramalısın. Burayı elde eden 1-0 önde götürüyor maçı. Otomatik men söz sahibi oluyorsun. Ama işte alması bir zor ise zapt etmesi iki zor. Almakla da bitmiyor iş. Bir de hakkıyla korumak gerek. Çünkü alıcısı çok. Her an tetkikte olmalısın kimin nerden vuracağı belli olmuyor. Yüzyıllardır böyle süre gelmiş. Değişen sadece yıllar olmuş. Oynan oyunlar aynı, çevrilen dolaplar aynı, söylenen yalanlar aynı. Tek değişen yıllar. Ve hala hız kesmek şöyle dursun tam gaz ve daha da hırslanarak devam ediyor.

Her zaman bu coğrafya ya alınmaya çalışıldı olmadı el altında tutulmaya çalışıldı. Hiç bir zaman rahat nefes almasına izin verilmedi. Kafasını kaldırıp sağa sola bile bakmasına izin verilmedi. Teşebbüs etse gem vuruldu. Neden?

Çünkü buraları bir daha kendi himayeleri altına alamadılar yüzyıllardır. Çok denendi. Olmadı. Biliyorlardı ki buraya hakim olan söz sahibi olur.

Çünkü bu hep böyle olmuş böyle olacak. Dünyanın merkezidir İstanbul.

Söz sahibi olmamızı isterler mi tekrardan.

Osmanlı torunlarının yeniden dirilmesine izin verirler mi? Zor zar ne yapıp edip tarih sahnesinden silmeye çalıştılar. Olmadı. Baktılar olmuyor başımıza yığınla çirkeflik saçtılar. Çünkü biliyorlar ki o ruh yeniden dirilirse hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.

Ve şimdi yeniden biliyor ve görüyorlar ki onca emekleri boşa gidiyor. Ne yaptılarsa geri tepiyor ve Osmanlı torunları yine ve yeniden atalarının izinden gidiyor. Ve deliriyorlar ve çılgınca korkuyorlar.
Ve ellerinden ne geliyorsa yapacaklar.

Kolay olmayacak onlar için de bizim için de...