Hava Durumu

Bu cennet bahçeleri niye mi boş...

Yazının Giriş Tarihi: 17.08.2024 07:30
Yazının Güncellenme Tarihi: 16.08.2024 14:42

Öyle pahalı öyle pahalı ki ca'nım memleketim.

Evet hep vardı ama daha önce hiç bu kadar içten, yakından, derinden hissetmemiştim.

Soygunculuk denir anca bunun adına. Kibar bir kulp bulmaya hacet yok düpedüz soygunculuk.

Her şey ama herşeyde mi olur? Evet aklınıza gelebilecek herşey acayip pahalı. Bakın pahalı var acayip pahalı var. Bazı zamanlar pahalıyı telore edebilirsin dersin mesela "kırk yılın başı her gün değil ya olsun değer yani " diye kıyılır o paraları vermeye.

Ama öyle ki ortam ağzın açık kalıyor, beynine, aklına kesinlikle yatmıyor, o biçim acayip fiyatlar, tolerans edilebilecek seviye değil bu seviye.

Hep söylüyorlardı ama ben ilk defa birebir şahit olunca afalladım.

Karşıdan okumak duymak bir şey değilmiş insan bir de kendi gözleriyle görüp bir de duyunca daha başka oluyormuş.

Acilen bir el atılmalı şu yaz ayına ne giriyorsa neleri kapsıyorsa her detayına bir düzenleme getirilmeli, bir limiti bir sınırı olmalı.

Çünkü bu düzen sadece insanları dolandrmak üzere kurulmuş bir sistem. Bunun başka bir açıklaması olamaz. Sadece içecek ve şezlonga 750 lira istenmez. Burası bir de pahalı diye geçmiyor, normal diyorlar bu fiyata. Normali bu.

Tamam evet kriz var ama hepimize var bu kriz. Tamam evet pahalı olabilir ona da eyvallah.

Ama bu başka bir seviye. Bu bambaşka bir olay, çok ciddi sıkıntı.

Harcayan var mı? var olmaz mı, ama bir elin parmakları kadar.

Bu kadar azlığa ilk çok şaşırdım, sonra anladım. Paran olsa da kimse salak değil, çünkü olacak şey var olmayacak şey var.

Uçurum öyle derin öyle derin ki, herkes belli çok rahatsız, adım atılacak gibi değil ortam. Bir kahve içmeye 10 dakika düşünür mü insan düşünmemeli, kahve ne ki, her dakika canın istediğinde içeceğin bir keyif aracı, bu kadar zor olmamalı. En basiti bir kahve bir limonata bile mesele, siz gerisini düşünün.

Ve diyorlar ya tatil beldeleri boş diye, boş değil ama dolu da değil. Hatta ben boş diyebilirim bu doluluğa, doluluk demek abes kaçar. Ve ikinci şaşırdığım şey bu. İlk, daha keşfediyoruz ortamı dedim ki " niye tenha buralar ki, bu kadar insan insan mı yani, ben böyle hayal etmemiştim, gayet şen şakrak, kalabalık bekliyordum,?"

Tamam dolu yerler de var ama gezilecek görülecek yerler, ayaküstü yerler. Sahiller sakin, sessiz...

Hatta dalga geçerek eşime "sanki tatile değil de emeklilerin geldiği ücra bir koya geldik gibi burası." dedim. Halbuki gayet ünlü, çok insan çeken bir yer.

Ama... İşte o ama öyle büyük ki.

Gelmeyenler sonuna kadar haklı.

Kızdığım noktalar tam olarak bu. Ne yani ben gezemeyecek miyim? Öyle güzel öyle güzel yerler ki... Ama resmen servet yatırmayan gelmesin gibi bir şey bu. Öyle sınır yok.

Gelenlerin çoğu da karı koca çalışan insanlardır çünkü başka türlüsünün mümkunatı yok normal seviyede insan için.

Öylesi bile zorken hem de.

Turist desen o da yok, bu da üçüncü şaşırdığım şey. Onlarda mı uyandı işe dersiniz...

Bomboş cennetten köşeler...

Üzücü, can sıkıcı...

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.