Bir seneyi daha devirdik

Bir sene daha bitti. Ömürden koca bir sene daha eksildi. Küçükken bana da hoş gelirdi renkler, süsler, ışıl ışıl sokaklar... Yılbaşını hiç bir zaman kutlayanlardan olmadık ama işte çocukluk severdim ışıltıyı. Ne kadar coşkuyla kutladılar yine değil mi yılbaşını. Herkes de bir sevinç coşku heyecan. Yeni bir yıl geliyor. Kolay mı? Acaba bizi neler bekliyor? Sorular sorular... Dedim ya eskiden severdim diye şimdi de "1 yıl daha bitti... Ömür gidiyor, ben büyüyorum galiba. Tamam şöyle bir içime baksan daha 18 belki ama dış almış başını beni de beklemeden gidiyor.  Anlamadım yani ne çabuk ben 30'u devirdim,ne ara ya? Bir dakika ben daha lisede kaldım ki 30 da ne!"

O kadar büyük gelirdi ki bana 30. Artık orta yaşa ne kalmış ki. Yolun yarısına ne kalmış.

Düşünürdük, konuşurduk o yaşlara gelince öyle olur böyle olur. Sonra da derdik ki, "Amannn daha bir ton yıl var bunları konuşmak için".

İşte o bir ton yıl sanki 1-2 senede eridi. Lise bitti sanki yıllar hızlandı.

Annem de derdi ki, "Ben anlamadım ki bu yaşa nasıl geldim. Gözümü bir açtım bir kapadım işte buyum. Hakikaten öyleymiş. Ne kadar doğru... Açtım kapadım 30'um. Ne garip şu hayat...

Çocukken geçmek bilmez. Tam artık hayatı yaşayacağız, anlayacağız artık. Şimdi de durmak nedir bilmiyor. Almış başını gidiyor. Zaman enteresan...

Yaşıyorsun, yaşlanıyorsun ama sen sanki sabitmişsin gibi, ama değil. Sonra bir şey oluyor ve farkına varıyorsun ama oraya kadar ne ara geldin, hatırlamıyorsun.

Yılbaşı gecesi bir demet tiyatrodan bir kesiti canlandırdılar. Denk geldik. 'Oyyy' dedim 'Çocukluğum kaç yıl geçti be. 25 yıl geçmiş. Koskoca 25 yıl. Kaldım. Sadece izledim, dondum, bir duraksama geldi. 25 yıl mı? O kadar oldu mu ya dedim. Sonra gülmeye başladım. Eee ben yaşlanmışım ki. Şimdiki nesil bir demet tiyatroyu bilmiyor. Gökhan Kırdar söylüyorum, gülüyorlar, sen ne söylüyorsun o kim ki bilmiyoruz biz o adamı diyorlar.

Gökhan Kırdar ı tanımıyorlar yuh diyorum.

Sonra dank ediyor işte böyle! Arada senin bildiklerini karşındaki bilmeyince anlıyorsun.

Şu kutlamaları o yüzden bu aralar anlamıyorum. Gelecek yılın nesini kutluyorsun yaşlanıyorsun anca.

Hem de belirsiz. Neyin ne olacağı belli değil! Belirsizlik ürkütücü değil mi? Gidiyorsun ama nereye? Hem de mecburi bir gidişin nesini kutluyoruz. Burası da ayrı konu. Bu gelen senenin giden seneden ne ayrıcalığı ne özelliği var bilen var mı gören var mı ya duyan...

Bu seneyi de sağsağlim atlattık çok şükür diye belki kutlanabilir. Bak bu olabilir.

Ama büyümek de güzel yaş almak da güzel bir de azıcık anlasaydık iyi olacaktı ama böyle de göz açıp kapayınca gibi oluyor onla benim derdim.

Bu ömür öyle de böyle de elbet geçecek o yüzden yine de hayır getirsin inşallah yeni yıl hepimize mutlu huzurlu sağlıklı sevdiklerimizle güzel yaşlar getirsin...