Hava Durumu

Begenilme arzusu

Yazının Giriş Tarihi: 17.02.2021 06:30
Yazının Güncellenme Tarihi: 17.02.2021 06:30

Sosyal medyada keşfet bölümüne ara ara bir şeyler düşüyor. Gençlerin çektiği bazı videolar bunlar. Çoklar, haddinden fazlalar.

Neredeyse böyle videolar çekmeyen kalmadı galiba ergen tayfadan.

Bu bir uygulama ve dünyada fırtınalar estiriyor. Önce Asya'da yayıldı hızla sonra tüm dünyaya. Kullanım bakımından ise Türkiye şu an dünya sıralamasının en üstlerinde. Hindistan ve Amerika'dan sonra geliyor. Uygulama tam 1.5 milyar kez indirilmiş.

Ve uygulamada hiçbir kural yok. Hiçbir kısıtlama yok. Hiçbir sorgulama yok, erişim sıkıntısı yok. Kim ne isterse ne düşünürse ne eserse onu paylaşıyor.

Sınırsız diye tabir etsek yeridir. Haliyle sınırlarda ortadan kalkınca her şey yer değiştiriyor. Normal ile anormal birbirine girmiş durumda.

Galiba zaten amaç bu. Normal olmayanı normalleştirmek. Gerçek hayatta var olan tüm sınırları kuralları değerleri ortadan kaldırarak cezbedici esrarengiz bir dünya yaratıyorlar. Ve bu dünyada 'star'lar.

Gerçek hayatta ne yapamaz isen orada rahatlıkla yapıyorsun. Ve buna o kadar kaptırdılar ki kendilerini, yaşadığın hayat değil de o sanal dünya önemli hale geldi gençler arasında. Gerçekten bu uygulamayı kullanmayan, telefonunda yüklü olmayan kimse yok etrafımda. Bende direniyorum işte. Kimisi hakikaten kullanıyor zevkle, kimisi meraktan ama sonuçta herkesin telefonunda var. Yakında olmayanı dövecekler o raddeye geldik.

Peki asıl soru şu; neden bu kadar önemli oldu? Neden bu kadar rağbet gördü?

Söyleyeyim; beğenilme duygusu. Bizi bunları yapmaya iten şey beğenilme duygusu. Fark edilmek, farklı olmak...

Ve öyle güçlü bir tatmin ki bu beğenilmek arzusu maalesef insana her şeyi yaptırırmış acı bir şekilde görmüş olduk.

Çünkü bu uğurda yapılmadık rezillik, girilmedik şekil kalmadı.

Ve artık bu duyguyla beraber sadece gençler arasında kalmayarak yetişkinleri de içine çekti. Sokakta gördüğümüz Ayşe Teyze de orada, manav da, market çalışanı da. Ve hallerini az çok tahmin edersiniz.

Ve çağımızın hastalıkları arasına yeni bir tanesi daha eklendi; FOMO...

"Beğenilme arzusu hastalığı "

Bir araştırmaya göre bir insan kaybolan cüzdanını 3 saatte fark ediyormuş, ama telefonunun kaybolduğunu 5 dakika da anlıyormuş.

Gerçekten FOMO hastalık olarak literatüre girdi ve Türkiye kullanıcılarının yüzde 80'inde bu hastalığın olduğu kabul ediliyor.

Ve bu hastalık artık öyle bir hale getirdi ki insanları çoğu zaman utandığımız şaklabanlıkların içine düşürdü. Kimse ne yaptığını bilmez oldu. Bir girdap gibi içine çekti insanları o yaptıysa bende yaparım hesabı herkes bir rezilliğin ortasında debelenir oldu.

Karşıdan bakınca görünen bu. Daha içine girmedim. Bir şeyin içine girince ona alışıyorsun haliyle ancak senin neyin içinde olduğunu karşıdan bakan anlar. Ve ben baktığım yerden hiçte iyi şeyler görmüyorum.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.