Hava Durumu

Ütopyamdaki toplum

Yazının Giriş Tarihi: 22.10.2017 09:44
Yazının Güncellenme Tarihi: 22.10.2017 09:44

Ütopya bize öğretildiği kadarıyla ulaşılması uç ve belki de imkansız nokta olsa da aslen kelime anlamı olarak amaçlanan uç noktadır ve belki de olması gerekendir bir noktada. Toplum diyerek iki kişinin yan yana olmasını yeterli sayabilirken aslında tüm devleti oluşturan toplum ve toplum bilincinden ufak bir parçaya değinmek istiyorum bugün. Neden; platonik aşkı bahane ederek masum insanların canına kıyılıyor veya neden giyiminden dolayı toplu taşıma aracında darp ediliyoruz? En önemlisi neden ahlak bekçisi kesiliyoruz?

Ütopyamıza koyduğumuz ama bir türlü hayatımıza işleyemediğimiz bir gerçeklik; toplumsal saygı çerçevesinde başarılı olan bir toplum. İnsan çeşitli araştırmalara göre 6 yaşına kadar karakter eğitimi alır. Yani diyebiliriz ki, en büyük ve yetkin eğitmenler cahil bile sayabildiğimiz ev hanımı veya çalışan annelerimiz. Ailelerin verdiği eğitimler ve gösterdiği davranışlar hayatımız boyunca yakamızı bırakmayan alışkanlıklarımız haline gelir.

Bugün çocuğuma zarar gelmesin diyerek fiziksel oyunlardan ve sosyal çevreden soyutlayıp bilinçsizce sosyal saydığımız iletişim ve elektronik ortamlara salıverdiğimiz gençlerimiz en çok zararı yine doğru bildiğimiz gerçeklerden görmekte.

Bir taraftan, zarar gelmesini önlemek amacıyla sokaktan çekmediğimiz ama gizliden gizliye kontrol edip kollamaya çalıştığımız ve fiziksel oyunlardan mahrum bırakmadığımız çocuklarımızın, elektronik ortama bağımlı olmak yerine fiziksel oyunların bulunduğu sokağa ve geceleri yatmadan önce gözleri yorulup uyuması amacıyla çeşitli çizgi filmler izlettiğimiz çocuklar yerine masallar okuyarak uyuttuğumuz çocuklarımızın aslında ne kadar da başarılı bir hayat içerine çekildiğini gözlemleyebiliyoruz.

Bu bağlamda demek istiyorum ki, çocuklarımızı bilinçsizce sosyal sandığımız ortamlara atmak yerine fiziksel oyunlarla beslendiği arkadaşlarından ve örnek aldığı bizlerin davranışlarının ve konuşmaların canımızdan çok sevdiğimiz ve daima iyiliklerini istediğimiz evlatlarımızın bilinçli ve başarılı yetişmesi adına en azından her gün bir saat kitaplarla ve haftada belki 2 saat kadar hayatın anlamlarını içeren gerek mistik gerekse de ahlaki konuşmalarımızla yetkin ve başarılı bir hayatı çocuklarımıza miras bırakabiliriz. Unutmamalıyız ki, en büyük miras toplumsal saygı ve başarıdır.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.