Oranlar yüksek

Uluslararası Araştırma Kuruluşu'na göre Türkiye yalan haber konusunda %49 ile lider durumda. Sosyal medya üzerinden yapılan gözlemler ise paylaşılan verilerin %95'inin kaynak noktasında asılsız olduğu şeklinde.

Böylesine kaynaksız ve asılsız iddiaların yaygın olduğu bir ülkede, ivedilikle bilinçlendirme eğitimleri sürdürülmelidir. Zira kaynaksız veya sallama haberlerle insanlar oyalanarak ötekileştirme hali yaygınlık göstermeye artarak devam edecektir.

Geçtiğimiz seçim döneminde karşımıza sıklıkla gelen doğruluğu olmayan haberler, gündemi oldukça meşgul ederek kararsız seçmenlerin algılarında yönlendirmelere yol açtı. Bu sebepten özellikle evlilik öncesi ve lise dönemlerinde eğitici programlar başlatılmalı.

Medya ve sosyal medya kullanımı bilinci sağlanabildiği takdirde bilgiye ulaşmak konusunda ikilikler ortadan kalkacağı gibi, sosyal medya üzerinden yapılan her paylaşımın aslında ağızdan çıkan sözler gibi değer ve zarar vereceğinin de farkına varılması sağlanabilecektir.

Örneğin, sosyal medya üzerinden söylenmiş hakaretler gerçek dünyada cezai işlemle karşılık bulabiliyor.

Sosyal medyadaki farkındalığın artması sonrasında ise beraberinde, kitle hareketlerindeki isabetlilik ve devlet iradesi ile halk arasındaki köprüyü oluşturacaktır. Bu oluşacak köprüyle birlikte ise vatandaşların hak ve özgürlüklerini tamamen elde edebilmesi sağlanacağı gibi aynı zamanda vatandaşın inisiyatifiyle başa gelen yöneticilerin ise daha dikkatli ve vatandaşların tercihlerini dikkate alarak ilerlemesine yol açacaktır.

Dünyayı sosyal medya üzerinden yönetmeye çalışan Donald Trump ise bahse konu olan bilince sahip olarak tüm dünyaya örnek teşkil etmektedir.