Algılarımızdaki karakterler

Henüz ilkokul sıralarından üniversite amfilerine geçen süreçte her hafta gördüğü tarih derslerinden doğan meraklarıyla, öğretmenlerine, ailesine ve Google'a sorduğu soruların asla doğru cevabını alamadı çocuk.

Öğretmenlerin sahip olduğu algıların tüccarları, arama motorlarıyla da bu kez tüccarlıklarını kolay bir biçimde sürdürüyordu.

Henüz gazetecilik faaliyetlerinden başka haberleşme ve gündemi görebilme imkanı yokken algı tüccarları gazete haberleriyle öylesine büyük imkanlarla çalışmışlardı ki,

Başımızda sakin sakin duran şapkanın bile bize ne kadar zararlı olduğunu bize öğütleyebilirlerdi, Sultan 2. Abdülhamid Han'da olduğu gibi.

O gün Osmanlı İmparatorluğu'nda yaşayanları da çeşitli provokasyonlarla kandırmaları ve ancak bugünlerde Türkiye Cumhuriyeti'nde yaşayanların da yeni yeni tanımaya başlayıp "aslında o kadar da kötü değilmiş"; demesine sebep olanlardı bu tüccarlar.

Çocuk neye uğradığını şaşırıyor ve öğretmeninden duyduklarının aslında yanlış olduğu ve zamanın yöneticisinin ülkesi adına ne zorluklar çektiğini anlıyordu; televizyon dizileri, dergiler..

Sansür yapmakla suçlanan o yöneticinin yaptıklarının sansüre uğradığını gördüğü zamandaysa şaşırıyor ve dönen oyunların ne kadar da büyük olduğunu önceleri darbecilerden bulunan ve daha sonra gerçeklerin farkına varan ve yaptığı işten pişman olup şu dizeleri döken Rıza Tevfik'ten kendi algısı dışında, başkalarının algılarıyla hareket etmemesi gerektiğini öğreniyor ve bir fikri benimseyip konuşmadan önce doğrulaması, araştırması ve kendi öz iradesiyle kabul etmesi gerektiğini öğreniyor.

Çünkü ne diziler tamamıyla doğruyu söyleyebilirdi ne de başkalarından duyup kendi fikrini katan tarihçiler.

Nerdesin şevketli Sultan Hamid Han?!

Feryadım varır mı bârigâhına?

Ölüm uykusundan bir lahza uyan,

Şu nankör milletin bak günahına.

Tahrike yeltenen tac ve tahtını

Denedi bu millet kara bahtını

Sınadı sillenin nerm ü sahtını

Rahmet et sultanım sûz-ı âhına

...

~Rıza Tevfik~

Sultan 2. Abdülhamid Han'ı vefatının 100. yılında dualarla anmak dileğiyle...