Bursa... Üreten, çalışan, kazandıran bir şehir.
Türkiye’nin sanayi devi, emeğin başkenti.
Ama gelin görün ki, bu güçlü şehrin içinde bazı kurum ve kuruluşlar, sigorta işlemlerini gidip başka illerdeki firmalara yaptırıyor.
Sormak gerekiyor:
Bu şehirde yüzlerce yetkin, belgeli, deneyimli sigortacı varken neden dışarıya yöneliyorsunuz?
Bu tercih sadece bir ticari karar değil; aynı zamanda bu şehre, bu emeğe bir saygısızlık.
Bursa’nın sigortacısı dururken başka illerden hizmet almak;
Kendi insanını yok saymak, yerel ekonomiyi küçümsemektir.
Bu durum yalnızca bireysel değil, toplumsal bir kayıptır.
Artık yeter!
Bursa’nın alın teri bu kadar ucuz olmamalı.
Bu şehir yıllardır Türkiye’ye değer katıyor ama kendi içinde hak ettiği değeri göremiyor.
Bursa’da kazanıp parayı dışarıya akıtmak ne kazandırır?
Kendi sigortacısına sahip çıkmayan bir kurum, yarın yerli üreticiye, esnafa, sanayiciye nasıl destek olacak?
Her şey dönüp dolaşıp aynı yere geliyor:
Bursa büyümek istiyorsa, Bursa’ya güvenmek zorunda.
Yerel sigortacıyla çalışmak sadece ekonomik değil, ahlaki bir sorumluluktur.
Unutmayalım, şehirler aidiyetle ayakta kalır.
Bursa da ancak Bursalının emeğine sahip çıkarsa güçlenir.
Bugün sigortasını başka ilden yaptıran her kurum, yarın “yerli kalkınma” sözü ettiğinde inandırıcılığını yitirir.
Bursa’da kazan, Bursa’da harca.
Çünkü bu şehir sana sırtını değil, emeğini veriyor.