Kovid-19 sonrası

Bir yıl öncesine gidelim...

Aradan geçen zamanda, korku ve tedirginlik yerini umursamazlık ve sıradan geçen bir yaşama bıraktı. Herkes mücadele içerisinde, bu süreçte bir şeyler ile savaşıyordu. İlk vaka açıklandıktan sonra belirli tedbirler alınarak tam kapanmaya gidildi. Evlere çekildiğimiz bu süreçte temas alanı azalmış ve vakalar belli bir düzeyde kontrol altında tutulmuştu.

Vaka ve ölüm oranlarının daha az olduğu 2019 yılında Türkiye, Avrupa'ya gerekli yardımları yaparak insanlık dersi vermişti. Türkiye'de ise ilk korona virüs vakası duyulduğunda gerekli önlemler alınarak ilk dalga çok yüksek oranlara ulaşılmadan atlatılmıştı.

Günler geçtikçe sessizliğe bürünen Türkiye'de normalleşme süreci başladı ve insanlar virüs yokmuşçasına bir anda eski yaşantılarına geri döndüler.

Fakat virüs tamamen ortadan kalkmamıştı. İnsanlar Kovid-19 virüsünün ne kadar tehlikeli boyutlara ulaştığını anlamakta direndi ve hala direniyor. Sadece Türkiye'de değil, bütün dünyada bu tavrı sergileyen, virüsü umursamayan, dikkate almayan milyarlarca insan bulunuyor.

*

Diğer taraftan...

Aşı gelişmeleri, tekrar alınan sıkı tedbirler ve en önemlisi sürü bağışıklığında artan oran elimizi güçlendiren önemli adımlar olarak göze çarpıyor.

Tüm bunları göz önüne aldığımızda ortaya şu çıkıyor:

Bir yıl öncesi ile şu anki zamanı kıyasladığımızda, salgından kurtulma noktasında çok daha umutlu olduğumuzu söyleyebilirim.

Gelinen bu noktada hayatımıza bir anda darbe indiren bu virüsü aşı ve tedbirler ile yavaş yavaş da olsa yaşamımızdan çıkaracağımız, sağlıklı günler yakındır inşallah...