Hava Durumu

Samimiyet görüntüsü

Yazının Giriş Tarihi: 20.12.2016 09:53
Yazının Güncellenme Tarihi: 20.12.2016 09:53

Sözün bittiği yer; artık görüntü hâkim!

Halep'te öyle, Arakan'da öyle, Gazze' de öyle, Kayseri'de öyle, İstanbul'da öyle; zalimlerin uzandığı, görüntünün eriştiği her öyle!
Görünür zulüm sözü sonlandırıyor; hıçkırıklar, çığlıklar gönlün afakini, aklin çerçevesini, zihnin boşluğunu dolduruyor.
Harfler ne yapsın, kelimeler çaresiz, cümleler mecalsiz emsalsiz zulüm karşısında.
İnsanın insana emsalsiz zulmü kendi emsalince; Habil'den kabile değişen ne?

Sadece silahlar, zulmün çeşitliliği, kitleselleşmesi ve küreselleşmesi...
Sözün sultanlığı görüntünün sultasına yenik düşse de bu gece gibi geçici; duyan kulak, gören gönüller için ümit en karanlık katmanlardan sonra sökün eder, şafaktan sonra yeryüzü aydınlanır.
Tarih bunu duyurur, zaman bunu söyler, tufandan sonra gemi bunu dillendirir, kuyudan sonra Azizlik bunu haykırır.
Zalimler mazlumları zulmetmekle kendilerini yok etmişlerdir gerçekte. Zaman bir "an" ise an bu karelerle doludur; belki ibret alınır diye tekerrür eder durur.
Mekân, zamanın bu sözüyle nakış nakış işlenişiyle doludur. Yeryüzünde ne için gezer insan; geçmiş zalimler topluluğun helakından ibret almadıktan sonra gezmenin ne anlamı var?

Tarihi mekânlar seyir değil ibret mekânlardır; sözün cisimleşmiş görüntüsüdür duyan için, hisseden için.

Teleskoplarla uzayın derinlerindeki yıldızları görmek ne işe yarar gönlündeki güneşi keşfetmedikten, onun şefkat sesini duymadıktan ve zulmün karanlık boşluğundan kurtulmadıktan sonra.

Dünyayı bu karanlıkta bırakan hazır medeniyet, kendini boşluğa yuvarlıyor!

Evet, söz dedik; işte söz: Sözü söyleyen medeniyet adamı, iman adamı, hakikat adamı Mehmet Akif;

"Ey milleti merhume, uyan sabah oldu/ Sana az geldi ezanlar, diye ötsün mü çan?

Ne Kürtlük, ne de Türklük kalacak aç gözünü! / Dinle Peygamber-i Zişan'ın ilahi sözünü

Veriniz baş başa; zira sonu hüsranı Mübin / Ne hükümet kalıyor ortada, billahi ne din!

"Medeniyet!" size çoktan beridir diş biliyor; / Evvela parçalamak sonra da yutmak diliyor."

Hayat aktığı, ölüm konuştuğu müddetçe söz bitmez. İstanbul Halep'leştirmek isteniyor, Anadolu Halep'leştirmek isteniyor; görüntü bu.

Mevlanaların, Yunusların, MehmetAkiflerin sözleriyle şekillenmiş bu topraklar;- Samimiyet görüntüsünü gayretle şekillendirir ve birbiriyle kenetlenirse -onların istediği görüntüye düşmeyecek inşaallah.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.