Gençlik demlenmek

Şu kadar bütçesi şu kadar personeli var ne yapıyor deniyor ya “Diyanet” için; Bursa’da yaptığı önemli işlerden biri Şehreküstü Meydanında inşa ettiği kültür binası diyebiliriz. Bina dıştan bakıldığında zarif bir görüntüsü var, meydana renk katıyor.

Kitap satış bölümü yanında “Gençlik Kafe” daha bir önem arz ediyor. İçeri girdiğinizde sizi sessizlik karşılıyor; güzel tasarlanmış iç mekânda; kantin, değişik ebet ve şekilde masa, koltuk, oturma yerleri ve kütüphanesi mevcut.

Pencere kenarına oturduğunuzda meydanı, gözün alabildiği uzaklığı seyretmek mümkün. Adı üzeri “Gençlik Kafe” yaşımız genç olmamasına rağmen gittik, kimse giremezsin demedi!

Sanırım çoğu öğrenci idi, yabancı uyruklu öğrenciler de vardı. Konuşmak gerekiyorsa sessiz ve kısaca konuşuluyordu; boş durmuyorlardı bir şeylerle meşguldüler.

Çayı yudumlarken kütüphaneden Endülüs’le ilgili bir kitabı incelemeye başladım. Önce yazarın kısa özgeçmişini, kapak arkası yazısını ve önsözünü okudum, genel bir malumat sahibi oldum. Düşündüm; bu da bir “okuma” şekli olabilir diye!

Yazarın Kurtuba için “Batının Bağdat’ı” tanımlaması özet bir cümle idi. Endülüs düştüğü yıl Bursa fethedilmişti; gün dönümü, tarih dönümü, suyun mecra değişimi; Hiçbir yerde boşluk yok!

Gençlik Kafe; Şehreküstü Meydanı için, Bursa için küçük. Gençlerin çoğu lüzumsuz yerlerde lüzumsuz hatta zararlı şeylerle meşgul!

Bu gençlere nasıl ulaşılacak? Ve ne verilecek?

İşte Diyanet burada kritik sorumluluk içerisinde! Bu kadar bütçe ve personelle yapılan güzel şeyler var; daha da yapılabilinir.

Bursa, Anadolu Endülüs olmasın deniyorsa şartlar zorlanarak daha çok şeyler yapılmalı; memuriyetten öte manevi bir sorumluluk bu; geleceğimiz için, neslimiz için!

Sadece Diyanet yetmez sivil toplum kuruluşları, dernekler, vakıflar daha çok gence; iyiyi, doğruyu, güzeli yaşarak göstermeli. Bu ülke benim, bu ümmet benim, bu insanlık benim diyen herkesin omuzlarında bu yük var!

Boş durmaktan, boş gezmekten, boş düşünceler, boş zevklerde bulunmaktansa böylesi insani ve ulvi bir sorumlulukla bir şeyler yapmak; büyük yükü biraz olsun hafifletmektir.

Tahribat çok büyük tadilata için çok ellere ihtiyaç var.

 Güç biriliği bizi dinamikleştirecek ve “manevi kuraklığı” daha az zararla atlatmamızı sağlayacaktır inşaallah.

Gençlik demlenmek için “Genç Kafeye” ve gençlere ilim, irfan, marifetle demlemek için her köşeye bir “Genç Kafe” inşa etmek, gerçekte geleceğimizi inşa etmektir vesselam.