Dünyayı ne kurtaracak?

İyilik yaptım maraz gördüm diyenlere, “iyilik yap denize at, balık bilmezse Halık bilir” denir. Karşılık beklemeden yapıldığında güzel olur iyilik. Bu haslet muhabbetten doğar; Yaradan muhabbetten, yaratılmışa muhabbetten. 

Gerçekte iyilik yapan iç huzur duyarak ilk ücreti almış olur, keza kötülük yapan sıkıntı duyarak ilk cezayı alır!

Haset eden önce kendini yakar. Gururlu kimse hep hürmet bekler görmeyince harap olur.

Bir yetimin başını okşayanın duyduğu mutluluğu hangi maddi kazanç verir?

 Bir tebessüm, küçük bir sadaka, iyiliğe ve iyilere sadakat…

Değme gitsin keyif verir insan olan insana.

Dünyayı iyilik kurtaracak!

Kötülüğün hüküm sürdüğü dünyada rüya mı görüyoruz?

Zulüm, zorbalık almış başını gidiyorken ne iyiliği, kim anlıyor ki?

Karanlığa taş atmaktansa küçük bir mum yakmak verilebilecek en büyük cevap.

Bir de mumların birleştiğini düşünün; ev aydınlanır, şehir aydınlanır, ülke aydınlanır, dünya aydınlanır!

Yarasalardan başka kim korkar bundan?

Yarasa ruhlular dünyaya hükümran olduğunu göre ışık az, iyilik yetersiz, masumlar ve mazlumlar yalnız!

Kafalar dövizle dönüp duruyor, kalpler çerçöple dolu; iyilik görecek göz, infak edecek basiret nasıl olur?

Asıl maraz bu!

Bu maraz iyilikle tedavi edilmezse mazlumların ahı dünyayı harap etmez mi?

Bu bir niyet meselesi, samimiyet meselesi...

Eğitim bunun için var; bunu vermeyen eğitim kendisi eğitilmeye muhtaç!

Denizler plastiklerle doluysa balıklar bundan rahatsızdır, dünya bu yükü ne kadar taşır?

Buzullar eridi, mevsimler değişiklikleri neyi söylüyor?

İyiliği çoğaltın, masumların ve mazlumların yanında olun, zalimlere diklenin; yoksa zulüm pislikleri dünya mahv edecek!

Evet, Bugün bir mum yaktık mı?