Hava Durumu

Gün bu gündür 212'lilerin günüdür, yarın daha iyi olsun

Yazının Giriş Tarihi: 10.01.2020 07:30
Yazının Güncellenme Tarihi: 10.01.2020 07:30

Türkiye Cumhuriyetimizin kuruluşundan itibaren çeşitli günlerimiz, kutlamalarımız, bayramlarımız var bizim.

Mesela 23 Nisan. Meclisimizin kuruluşu çocuklarımıza 'bayram' olarak hediye edilmiş. Dünyada bir eşi benzeri yok.

Çeşitli mesleklerin verdikleri emek-hak mücadelesi neticesinde elde ettikleri kazanımları var.

10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü de bu günlerden birisi.

 Örnek vermek gerekirse,  tiyatro sinema sanatçılarını kapsayan bir yasa mevcut değil. Zaman zaman dillendirilen ancak olumlu bir adım atılamayan bir sektör. Gazeteciler de 4 Ocak 1961 tarihine kadar benzer bir durumda imiş.

Söz konusu tarihte yapılan bazı hak ve yasal güvence sağlayan düzenleme resmi gazete de 10 Ocak 1961'de yayınlandıktan sonra 'dokuz gazete patronu' gazetelerini üç gün çıkartmama kararı alırlar.

Akşam, Cumhuriyet, Dünya, Hürriyet, Milliyet, Tercüman, Vatan, Yeni İstanbul ve Yeni Sabah gazetesi sahipleri (her telden gazete patronu var görüldüğü gibi) elbirliği yapıp 212 numaralı yasayı top yekün protesto etmişler. Çalışan gazetecilerin mensubu oldukları sendika basındaki boşluğu, üç gün boyunca çıkartmaya karar verdikleri 'Basın' isimli yayın ile dolduracaklarını beyan etmişler. 11-12-13 Ocak tarihlerinde çalışan gazeteciler verdikleri sözü tutup, Basın isimli gazeteyi çıkarmayı başarmış.

Yasanın yürürlüğe girdiği resmi gazetede ilan edildiği gün 'Çalışan Gazeteciler Bayramı' olarak kutlanmış. Aradan 10 yıl geçmiş. 1971 yılında 'Çalışan Gazeteciler Günü' olarak ismi değiştirilmiş.

**

O günlerde mücadele verenlerden hayatta olan duayenler de var. İmkanlar dahilinde büyük bir mücadele verilmiş, gerçekten.

Tabi dereden çok sular akıyor. Çeşitli sektörlerde de zaman ilerledikçe bir takım değişiklikler, bazı erozyonlar gerçekleşiyor. Hem patronlar hem çalışanlar buna sebep olmuş olabiliyor.

Medya sektörü de olanlardan nasibini almış durumda.

Özellikle dijital hayatın yaygınlaşmasıyla 212'nolu yasa günümüz sorunlarına yeterli gelmez oldu.

Önceden bir gazete okuyan, abonesi olan kişi ayrıcalıklı görülürdü. Aboneliklerin kimi siyasi kimisi inanç dayanışmasıydı. İstanbul basınından ülke geneline gazete abonelikleri vardı. Günümüzde sosyal mecrada olmayan basına, basın gözüyle bile bakılmıyor. Ulusal medya diye adlandırılan bazı basın kurumları 'basılı basından' vazgeçti. Yayınlarını dijital mecralarda yani 'internet gazeteciliğinde' devam ettiriyorlar. İnternet gazeteciliğini tüm medya yapıyor, yapmak zorunda. Bu minvalde 'internet gazeteciliği' dayanışması artarak sürdürülmeli. Bursa bu konuda şanslı, benim de üyesi olduğum 'Bursa İnternet Gazetecileri Derneği' (BUİGDER) ile diğer illere göre bir kaç adım önde.

Bir diğer çok büyük sorun ise, gazeteciliği meslek edinen birçok arkadaşımız işsiz kalmış durumda. Çalışanlar ise asgari ücret, belki de daha düşük paraya çalışmak mecburiyetinde bırakılıyor. Bazı medya kısımları da yok oldu. Mesela artık karanlık oda yok, muhabirlik nerdeyse bitti. Gazetecilik 'kopyala yapıştır' oldu. Meslektaşlarımız 10 Ocak tarihine artık bir bayram kendilerine özel bir gün gözüyle bakamıyor.

Gazetecilik öyle bir hal aldı ki meslektaşlarımız 'bu gün işten çıkartılır mıyım' korkusuyla günü tamamlar oldu.

Ayrıca gazetecilik saygınlığı da yok edildi. Eski kuşak gazeteci büyüklerimiz bile hak ettikleri saygınlığı göremez oldular.

Sanki şöyle oldu!

Hani hep tartışılır. 'Çanakkale o gün geçilmedi ama sonradan işgalciler İstanbul'a ayak bastılar!' O gün meslek erbapları yapması gerekeni yaptı, artık değişen meslek koşullarını hayatın gerçekliğiyle buluşturacak düzenlemelerin vakti geldi bence!

Değişen medya sektörü kanımca '212 yasasının' tekrar düzenlenmesini gerekli kılıyor.

Her koşula rağmen dünyada eşi benzeri bulunmayan 10 Ocak Çalışan Gazeteciler günümüz gerçek meslektaşlarımız için kutlu olsun.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.