Pardon, özgürlük mü dediniz?

Dün Edremit'te partisinin belediye başkanlarıyla bir araya gelen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu şu ifadeyi kullandı:

"Düşüncesinden dolayı hiç kimsenin hapse atılmasını istemiyorsanız; Selahattin Demirtaş'ın, Osman Kavala'nın serbest bırakılmasını istiyorsanız bize katılacaksınız. Devletin adaletle erdemle bilgi ve birikimle yönetilmesini istiyorsanız bize katılacaksınız. Toplumun her kesiminin kucaklanmasını istiyorsanız bize katılacaksanız. Biz sizin partiniziz, sizin için çalışıyor, sizin için emek harcıyoruz."

Açıkçası bu açıklama beni ürküttü.

Neden mi?..

Çünkü; masumane ve özgürlükçü görünen bu cümlede çok tehlikeli ayrıntılar var!

'Düşüncesinden dolayı kimsenin hapse atılmaması' cümlesi ucu çok açık bir söylemdir.

Düşünce ve hakaret arasındaki ince çizgiyi bilmek ve bildirmek gerekir.

Eğer bunu yapmazsanız, kötü veya iyi yöne giden bir düşünce size legal gelir.

Böyle bir durum da, ortaya nifak tohumlarının saçılmasına ve kargaşa oluşmasına zemin hazırlar.

Misal...

Selahattin Demirtaş gibi, teröristbaşı Apo'yu 'heykelini dikecek' kadar sevmek düşünce özgürlüğüne girmemeli.

Hele bir de bu kirli sevdasını içinde barındırmayıp dışa kusuyor, milleti galeyana getirmeye çalışıyorsa!

Diğer taraftan...

Osman Kavala gibi dış güçlerin maşası olup, para gücüyle ülkeyi karıştırmayı hayatının odak noktası haline getirmek de özgürlük sayılmamalı.

Hülasa...

İçimizdeki hainlere de özgürlük zırhı giydirecekseniz vay halimize!

"Ya ben öyle demek istemedim" söylemlerini sarf etmekle olmaz.

'Seçimi kazanayım' diye ülke şer odaklarına, bölücülere teslim edilmez!

Muz Cumhuriyeti mi burası!

Bu ülkenin bir kanunu ve her şeyden önce vatan uğruna can veren şehitleri var.

Elbette iktidarı eleştirebilirsiniz.

Ancak...

Hainlikleri belgeli kişiler üzerinden de politika üretmeyin lütfen Sayın Kılıçdaroğlu.

Atatürk'ün partisine bu tutumunuz hiç ama hiç yakışmıyor.