Yüce Yaradan dünyayı öyle bir denge ve ahenkle yaratmış ki öğrendiğimiz her yeni bilgide ağzımız açık kalıyor.
Dün bu bilgilerden birine daha edinmiş bulundum.
Çoğumuzun bildiği adıyla b.k böceği yani gübre böcekleri doğada önemli bir görev üstleniyorlarmış.
Şöyle ki...
Hayvan dışkılarından oluşturdukları topları yuvarlamalarıyla bilinen bu canlılar, böylece toplar biriken tohumların doğaya yayılmasını sağlıyormuş.
Bu nedenle;
Karacabey Longozu'nda bol miktarda bulunan gübre böcekleri ekolojik zenginliğin sağlanması adına korunma altına alınmış.
Meğerse; özellikle inek ve manda gibi hayvanların dışkılarıyla taşıdıkları tohumlar, Bursa'nın bu cennet köşesinin yapı temelini oluşturmaktaymış.
Böylesine önemli canlılara karşı duyarlılık gösteren Karacabey Belediyesi'ni tebrik ediyorum.
***
Gübre böcekleriyle ilgili Anadolu Ajansı'na bilgi veren Prof. Dr. Emine Çıkman, top haline getirdikleri dışkıları, doğuya dönük olacak şekilde arka bacaklarıyla yuvarlayarak yuvalarına götürdüklerini söyledi.
Çıkman, gübre böceklerinin bu yön duygularının tesadüf olmadığını da şu sözlerle açıklamış:
"Gübre toplarını, yer çekimi kuvvetini, kozmik ışınları hesaplayarak en az iş gücüyle büyük bir efor sarf ederek yuvalarına götürüyorlar. Gübre böcekleri topları taşırken oluşturdukları açıları bile hesaplayabilme özelliğine sahiptirler. Hatta yönlerini bulmak için güneş, yıldız, ay gibi göksel cisimlerin de etkisi altındadırlar."
***
Aslında...
Tüm bu bilgiler bize doğaya karşı ne kadar saygı duymamız gerektiğini gösteriyor.
Taşından toprağına, havasından canlısına kadar tüm dünya; Yüce Yaratıcı'nın ürünü olarak bize nimet olarak sunulmuş.
Ayrıca...
Bunun yanında 'doğa' bir imtihan vesilesi de kılınmış.
Biz ona ne kadar iyi bakarsak, o da tüm cömertliğini bize sunacaktır.
Ancak...
Doğayı tahrip edip, sorumsuzca kullanırsak işte o zaman felaketimizi ellerimizle çağırmış oluruz.
Bakın küresel ısınmanın sonuçlarına!
Mevsimler adeta yer değiştirdi.
Eriyen buzullar pek çok yaşam alanını tehdit ediyor.
Vampir gibi dünyamızın kanını emen yabancı şirketler, atmosfere hoyratça zarar vermeyi sürdürüyor.
Maalesef...
Bu noktada bizim yapabileceğimiz çok fazla bir şey yok.
Bize düşen öncelikli görev; çevremize hak ettiği saygıyı göstermek ve gelecek nesillere de bu saygıyı aşılamaktır...