Gençleri boşladık mı?

Geçtiğimiz günlerde, sosyal medyaya düşen bir görüntü adeta tüylerimizi diken diken etti.

Toplumda büyük infial uyandıran görüntülere, bir lise öğrencisinin kutsal kitabımız Kur'an-ı Kerim'e tekme attığı anlar yansıyor.

Futbolda 'rövaşata' diye tabir edilen vuruşla, Yaradan'ın kelamının olduğu sayfalara saygısızlığın en büyüğünü yapan bu çocuk bir de çok matah bir davranış sergilemiş gibi gülüyordu.

Bu görüntülerin ardından;

Antalya Valiliği ve Milli Eğitim Bakanlığı, 'Serik'teki bir lisede Kur'an-ı Kerim'e tekme atıldı yönündeki paylaşımlar üzerine soruşturma başlattı.

Dilerim biz yanılırız.

Umarım olay aydınlatıldığında o kitabın Kur'an-ı Kerim olmadığı ve bunun çocukça bir şaka olduğu anlaşılır.

Yoksa...

Diğer türlüsü ise, üzerinde derin derin düşünmemizi gerektiren bir durumla karşı karşıyayız demektir.

Şayet...

Konu sosyal medyaya düştüğü şekliyle gerçekleştiyse, bu noktada özellikle Milli Eğitim Bakanlığı kendisini sorguya çekmelidir.

Çocukların okullarda nasıl bu seviyeye düştüğü derinlemesine araştırılmalıdır.

Bizim de okul yıllarımızda inanç bakımından zayıf arkadaşlarımız vardı.

Ancak...

Hiçbirisinden dine karşı yapılan böyle bir saygısızlığın 100'de 1'ini görmedik!

Diğer taraftan...

Diyanet İşleri Başkanlığı da bu konuda fikir üretmeli.

Toplumsal anlamda dine karşı saygının belli bir kesim tarafından yitirildiği gözlemleniyor.

Bu noktada da topluma karşı gerekli sorumluluklarını yerine getirmeye ve dinimizin gerçeklerini insanlara çok daha geniş bir çerçeveden anlatmaları yönünde Diyanet yetkililerine çağrıda bulunuyorum.

Kimse kusura bakmasın!

O cahil çocuk bu çirkince davranışı yapıyorsa, konunun tüm muhatapları bu durumdan sorumludur.

Bağırıp çağırmak, okuldan atmak veya daha ağır yaptırımlar uygulamak işin kolay kısmı.

Önemli olan, toplumu böylesine yaralayan bu tip olayların bir daha yaşanmaması adına gerekli adımların atılmasıdır.