Hava Durumu

Ait hissediyorsam severim

Yazının Giriş Tarihi: 03.06.2022 06:30
Yazının Güncellenme Tarihi: 02.06.2022 02:33

Geçtiğimiz günlerde sınıfımla birlikte geziye gitmemiz ile farkına vardığım bir durumu konuşmak istiyorum bu hafta sizlerle.

Yaptığımız etkinlikte, çocuklar iki gruba ayrılıyor ve önlerindeki parkuru en kısa sürede tamamlamak için yarışıyorlar. Parkurlar spor etkinliklerine (tırmanma, zıplama, dengede durma vs.) dayanıyor. Anlayacağınız tezahüratların havada uçtuğu, kazanmak için canhıraş parkurların tamamlamaya çalışıldığı bir ortam. Bu ortamda kendi öğrencilerimde şunu gözlemledim; kazanma arzusu ne kadar baskın olsa da, bir diğerini arkada bırakmadılar. Rakip takım bile olsa kaybetme pahasına düşen arkadaşlarının yerde kalmasına izin vermediler.

 Bir sınıf yarışma esnasında nasıl bütün olabilir? Yarışmayı unutup da rakip arkadaşına destek olmaya gidebilir. Üstelik bahsettiğimiz yaş grubu 9-10 yaş aralığı rekabet duygularının, kazanma isteklerinin en yoğun olduğu zaman dilimlerinden bir tanesi. Kazanmak istiyorlar çünkü kendilerini ispatlamaları gerekliğine inanıyorlar. Kazanmak istiyorlar çünkü sınıfın lideri konumuna geçmek önde gelen ismi olmak ergenliğin ayak seslerinin yavaş yavaş duyulmaya başlandığı bu dönemde onlar için hayati bir mesele haline geliyor. Durum böyleyken yarışmalarda, rekabet duygusunun ve kazanma isteğinin had safhada olduğu bu dönemde çocuklar, birlik olmanın zafere ulaşmaktan daha önemli olduğunu nasıl fark ettiler?

Gayet tabii ait olma duygusu ile. Çocuklar kendilerini sınıflarına ve arkadaşlarına ait hissediyorlar. Nasıl ki ailemizden birinin arkada kalmasına, düşmesine göz yummayız çünkü ailemize ait olduğumuzu biliriz aynı şekilde sınıfıyla ve arkadaşlarıyla da aidiyet bağını kurduğunda duygu ve düşünceleri ailesine beslediklerinden farksız oluyor.

Ait hissetme bulunduğunuz ortama emek vermek ile doğru orantılıdır. Olduğunuz yerde ne kadar emeğiniz ve size ait parça varsa kendinizi o kadar oraya ait hissedersiniz.

Peki, bunu sınıfta nasıl sağladık? Tabii ki sınıfın düzenlemesini birlikte yaparak, sınıfa ait olan her kararı birlikte alarak, en önemlisi her konuda demokratik bir ortam oluşturup çocukların istekleri doğrultusunda hareket ederek sağladık. Örneğin; duyuru panosu olarak kullanacağım pano için öğrencilerimin isteği, ders dışı yaptıkları ve sergilemek istedikleri resimleri, çalışmaları asmaktı. Geri çeviremeyeceğim bir istekti. Şu an sınıfımızın bir duvarı tamamen sergilemek istedikleri çalışmalar ile dolup taşıyor.  İnanın çocukların istekleri ile hareket etmek sanıldığı kadar zor bir durum değil. Duruma alışana kadar zorlasa da durumu idrak ettiklerinde tüm istekleri mantıklı ve makul bir hal alıyor. Kaldı ki bir süre sonra isteklerini birlikte konuşarak orta yolu bulmaya çalışıyorlar. Bir süre sonra birlik olmayı başardıklarında size ihtiyaçları dahi kalmıyor. Diyeceğim o ki çocukların birlik olmaları, birbirlerine değer vermeleri ve kollamaları bulundukları ortama sevgi ile bağlanıp ait hissetmekten geçiyor.

Görüş ve önerilerinizi ‘’gizemtoker105@gmail.com’’ e-posta adresine iletebilirsiniz.

Yüzlerde küçük bir tebessümle bitirmek istiyorum. Oyunlar esnasında su molası verildi. Bir öğrencim yorulduğu için su içmeye gitmek yerine çardağa oturdu, ben ise biraz uzakta onları izliyorum. Başka bir öğrencim yana yakıla elinde bir bardak su ile çardakta oturan arkadaşını arıyor. ‘’Öğretmenim arkadaşım nerede? O su içmedi, götürmem lazım.’’ diyerek heyecanla bana soruyor.

Tüm çocukların gelmesi gereken bilinç düzeyi verdiğim tebessüm örneği olmalıdır. Zira yarınların emanet edileceği çocuklar bu bilinçle yetiştirilip yönlendirildikçe muasır medeniyetler seviyesi sanıldığından daha da yakındır.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.