Hava Durumu

Edebiyat nedir?

Yazının Giriş Tarihi: 29.10.2018 07:20
Yazının Güncellenme Tarihi: 29.10.2018 07:20

Edebiyat, yıllar içinde çeşitli anlamlar almış, çeşitli tartışmalara konu olmuş, hayatımızın vazgeçilmez noktalarından biridir. Platon, Aristoteles gibi nice büyük düşünürler bu konu da çok fikirler söylemiştir. Hala tartışılıp bir fikir birliğine ulaşmak ya da en uygun anlamı bulmak için uğraşılmaktadır. Her yıl binlerce akademik kitap yazılmakta, bilimsellik içerisinde bin bir çeşit yollara, unsurlara bağlanıp açıklanan makaleler yayınlanmakta ve daha niceleri... Edebiyat bu tartışmalarda nerededir? Edebiyat tam manası ile hiç bilinemeyecek mi? Kişilerin yaptığı edebiyat,  edebiyat dünyasının neresinde? Edebiyatın bilimselliği nedir? Bu gibi sorular haliyle bu tartışmaların sonucu olarak sorulmaktadır, binlercesi daha sorulabilir. Edebiyat belli bir yerde nesneldir. Bilimselliği burada başlar ancak bu belirli öznelliğin içinde gelişen bilimselliktir. Vezin, söz sanatları gibi yapı unsurları, eseri kendisiyle ilişkilendirilen olayların, diğer eserlerle vb. unsurların etkisiyle eleştirmek ve bunlardan kaynaklanan nesnel tahlilini yapmak, bilimdir. Özneliğin içinde yapılan bilimsellik dediğim; bazı insanların ortaya attıkları fikirlerin peşine takılan insanlarla beraber bir akıma dönüşüp bu akım içerisinde binlerce eser verilir. Mesela realizm, postmodernizm gibi. Bir eser eleştirilirken bulunduğu akımla beraber, misal; roman yapısı içerisinde eser verdiyse ''Bu eser romanı nasıl yansıttı ve realizm akımını ne derece iyi yansıtabildi''. Nesnellik böylelikle, gerçekliği yansıtmalıyız diyen romancıların öznelliği içinde gelişmiştir. Bunun yanı sıra tarih üzerinden gidilirken bulunduğu zihniyet içerisinde yapılan eleştirinin veya tahlilin nesnelliği diğer nesnelliğe göre daha ileri olmakla tartışılacak bir konudur. Bu nesnelliğin ve öznelliğin ötesinde olan bir şeydir aslında. Edebiyat insanın kendisidir. Edebiyatı toplum için yaparsan toplum için, sanat için yaparsan sanat için olur ama sanat ve edebiyat, ne toplum içindir ne de kendisi içindir. O sadece oluşa geldiği şekil içinde varlığını sonsuza kadar sürdürecek bir varlık olup, insandan insana değişebilen bir duygu gibidir.

Kişinin yaptığı edebiyat bu sorunların içerisinde belki de benim kendime ve hocalarıma en çok sorduğum sorudur. Bir insan kendisine '' dünyanın en mükemmel kitabını yazmak istiyorum'' demek isterse bu hayalin gerçekliği nedir çok düşündüm. Bu hayalin bir gerçekliğinin olmadığı ve hiçbir zaman gerçekleşemeyeceğini anladığımda biraz üzülmüştüm. Bu benim hayalimdi ama gerçekleştirmek için ne kadar çabalarsam çabalayayım hiç bir zaman gerçek olmayacaktı ve kıyamete kadar değişmeyecekti. Çünkü edebiyat belirli öznelliğin içinde nesneldi ve ben o nesnelliğin içinde belki en mükemmel olabilirdim ancak nesnellik kapıları kapanıp sınırlarından çıkıldığı anda bazı insanlar için oluşturduğum eser hiçbir anlam ifade etmeyecekti. Bu onlarda olan veya bende olan bir sorundan değil edebiyatın ne kadar nesnel bir anlam katılırsa katılsın öznelliği hiç bir zaman değiştirmeyecek ve o nesnellik yine bir öznelin nesneli olacaktır.

Bu yorumlamaların sonucunda platonun dediği  ''Sanat tabiatın bir yansıtması değil midir? Şair de ressamın yaptığının aynısını yapmaz mı?'' bu söz de sanatın ne yaptığı nasıl yaptığıdır. Edebiyat nedir sorusuna verilen cevap değildir. Sanat doğadan etkilenerek yapılır ve doğanın geliştirdiği canlı bir varlık olan dil kurallarının oluşturduğu belirli ölçülerde kulağa nizamlı gelecek biçimde yani ahenkli bir şekilde oluşturulması örneği verilebilir. Sanatın ne olduğu 7 milyar insanın yaşadığı kabul edilen dünyada 7 milyar kişi tarafından değişir ve sanat hepsinin anladığıdır.

Böylelikle uzayıp giden tartışmalara bir yenisi daha eklenir; edebiyat insandan insana değişen bir varlık olmasına karşın sanat eserinin güzelliği her insanda aynı güzelliği uyandırmasa dahi o güzellik herkes için güzel olmuş oluyor mu? Yani eser birinci sınıf eserse bu bazı insanlarda bir değer uyandırmasa o eseri kötüleseler bunun yeri neresidir?

2+2=4 eşitliği edebiyatta beş, altı veya sonsuz olabildiği için zamanla kendi içimizde edebiyatın kişiden kişiye göre değiştiğini bile sorgulamaya başlarız. Yani bilim buraların dünyasına çok ama çok yabancı ve buralar, hayatın bütün karmaşasında milyarlarca âlemler içeren, milyarlarca büyüklükte bir dünya. Burada uçabilirsiniz, sorgulamayı bırakın ve keyfinize bakın.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.