Bağırsaktaki bakteriler depresyona sebep olur mu?

Bağırsak mikrobiyomumuz, trilyonlarca mikroorganizma ve bağırsak sistemimizde bulunan genetik materyalden oluşur. Bu bakteri grubunun sağlığımız için kritik olan işlevlerde yer aldığını biliyoruz. Bireysel mikrobiyomlarımız, benzersiz DNA'mızı, kalıtsal faktörleri, hastalıklara yatkınlık, vücut tipini veya çok daha fazlasını belirlemeye yardımcı oldukları için bazen "genetik ayak izlerimiz" olarak adlandırılır. Mikrobiyomlarımızı oluşturan bakteriler her yerde, hatta vücudumuzun dışında, dokunduğumuz hemen hemen her yüzeyde ve temas ettiğimiz çevrenin her yerinde bulunabilir. Finlandiya'da binlerce insanı kapsayan yakın tarihli bir araştırma, bağırsak mikroplarının bazı depresyon vakalarıyla doğrudan bağlantılı olabileceğini gösteriyor. Bu bulgu, araştırmacıları, depresyon gibi duygu durum bozukluklarıyla mücadele etmek için mikropları potansiyel olarak kullanmaya yaklaştırıyor.

Genetiğin ve diyetin mikrobiyomu nasıl etkilediğine ilişkin yakın tarihli bir Nature Genetics çalışmasında, bağırsak bakterisi Morganella'nın majör depresif bozukluk üzerinde potansiyel bir nedensel etkisi olduğunu gösterdi. Daha önce, Morganella ve sızdıran bağırsak, inflamatuar bir yanıtın eşlik ettiği ve pro-inflamatuar sitokinlerin ve lipopolisakkaritin depresif semptomları indükleyebileceği depresyona dâhil edildi. Çalışma, bağırsak mikroplarının neden olduğu iltihaplanmanın depresyona ve diğer ruh hali sorunlarına neden olabileceğini kanıtladı.

Peki, bağırsak bakterileri ve depresyon arasında bir bağlantı var mı? Bu çalışmalar cevabın evet olduğunu gösteriyor gibi görünüyor. Yıllardır araştırmacılar, belirli beyin koşullarının ve bağırsak mikroplarının bağlantılı olduğunu bulmuşlardır. Örneğin, otizmli kişilerde bazı önemli bağırsak bakterilerinin eksikliği vardır. Aslında, bağırsaklarınızdaki bakteriler şu anki ruh halinizi etkileyebilir. Başka bir çalışmada, bağırsak mikropları, diyetleri, reçeteli ilaç kullanımı, diyetleri ve genel sağlıkları dâhil olmak üzere 6.000 yetişkinin genetik yapısını inceledi. 40 yıl boyunca takip edildiler. Araştırmacılar, bir kişinin diyetinin ve genetiğinin mikrobiyomu nasıl etkileyebileceğini bulmak için verileri araştırdı. Depresyon açısından, daha sonra depresyon teşhisi konan 181 kişide Morganella bakterisi önemli ölçüde arttı. Bu nedenle, depresif semptomları hafifletmek için Morganella'nın bağırsaktan nasıl atılacağını bulmak bir çıkış yolu olsa da, bağırsak mikrobiyomunu depresyon ve duygu durum bozukluklarını doğal olarak tedavi etmek için kullanmanın bazı umut verici yolları var .

1. Daha fazla organik doğal gıda tüketin

Son yüzyıldaki diyet değişiklikleri - endüstriyel tarım, böcek ilacı ve herbisit kullanımı ve gıdalardaki besinlerin bozulması dâhil - depresyon gibi artan zihinsel sağlık sorunlarının arkasındaki temel güçler. Düşük besin mevcudiyeti, iltihaplanma ve oksidatif stres, ruh halinizi kontrol eden, gerginliği azaltan ve uyanıklığı artıran dopamin, norepinefrin ve serotonin nörotransmiterlerini etkiler.

2. Toprak bazlı bir probiyotik almaya başlayın

 Türünün ilk incelemesi olan 2016 meta-analizine göre, probiyotiklerin faydaları, depresyon semptomlarında bir azalmayı içeriyor gibi görünüyor. 2017'de yapılan bir araştırma, bağırsak sağlığı ve depresyon arasındaki ilişkiyi gösterdi. Araştırmacılar, irritabl bağırsak sendromu ve hafif ila orta derecede anksiyete veya depresyonu olan 44 yetişkin üzerinde çalıştı. Grubun yarısı probiyotik Bifidobacterium longum NCC3001'i aldı ve diğerine plasebo verildi. Her gün probiyotik aldıktan altı hafta sonra, probiyotik alan hastaların yüzde 64'ü depresyonun azaldığını bildirdi. Plasebo alan hastaların sadece yüzde 32'si depresyonun azaldığını bildirdi.

3. Dışkı nakli yaptırmayı düşünebilirsiniz

Bir bozukluk ya da kötü beslenme veya uzun süreli antibiyotik kullanımı gibi belirli yaşam tarzı faktörleri nedeniyle, normalde mevcut olan iyi bakteriler öldürülmüş ya da baskılanmıştır. Bu nedenle, bu kadar tehlikeli bir bağırsağa sahip insanlar için dışkı nakli düşünmeye değer. Esasen, başka birinin iyi bakterilerinin kendi bağırsaklarında yaşamasından ve sindirim sistemlerinin yeniden dengelenmesinden yararlanırlar. Canlı bakterilerden yararlanmanın en iyi yolu, bakteri hala yaşarken onları doğrudan bir donörden alıcıya nakletmek - bu şekilde sağlıklı mikroplar alıcının bağırsağına tutunur ve orada yaşar ve orada çoğalır. Süreci neredeyse organ nakli gibi düşünebilirsiniz, hatta tüm bağışıklık sistemi nakli gibi düşünebilirsiniz!

Araştırmacılar, bağırsak sağlığı ve beyin sağlığı arasındaki güçlü ilişki nedeniyle dışkı naklinin beyin bozukluklarını önlemeye veya tedavi etmeye yardımcı olacağından umutlu. Bilim adamları, beyin rahatsızlıklarına sahip hastaların anormal GI mikrobiyotasından muzdarip olduğunu biliyorlar ve bu nedenle, iyileştirilmiş bağırsak sağlığının, beyne, depresyon gibi duygu durum bozukluklarının nedenlerini ve hatta DEHB gibi öğrenme güçlüklerini iyileştirebileceğine inanıyor.