Hastalıklar; hücre düzeyindeki işlevlerin bozulması ile başlıyor.
"Hücresel işlev bozukluğu" başladığı an itibarıyle tıbbi tarama testleri, kan ve radyolojik tetkikler ile belirlenebilir mi? Cevap net, hayır...
Hal böyle olunca da etrafımızda sıklıkla duyduğumuz "checkup yaptırdım, sonuçlar temiz..." halinin yanıldığımız an olabileceğini de bilmemiz gerekiyor.
Sağlık yalnızca hasta olduğunuzda alacağınız "sağlık hizmetleri" değildir.
Sağlık değeri içinde en az yere sahip olan "sağlık hizmetidir."
Sağlık esasen yaşam biçimimizdir...
Sağlık; yediklerimiz, içtiklerimiz ve harekete yatkınlığımızın ortak bileşenidir.
Önlenebilir hastalıklar olan Kanser, Diyabet, Obezite, Metabolik Sendrom, Kalp Damar Hastalıkları ile diğer hastalıkların teşhis edilmesi için hücresel bozukluklar başladıktan sonra belirtiler oluşana kadar belirli bir zaman geçmesi gerekiyor. Örneğin kanserli doku yaklaşık 0,5 cm olmadan ileri tıbbi görüntüleme tetkikleri olan MR ve tomografide gözden kaçabilir... Kan tetkiklerinde bozukluklar fark edildiğinde ise hastalık var demektir...
Hücre düzeyinde başlayan işlev bozukluğunun hastalık belirtilerini oluşturup hastalık olarak kendini laboratuvar ve radyolojik tetkikler ile gösterdiği ana kadar geçen zaman;
Özetle tıbbi metotlar ile hastalığın başladığının farkına; hastalığın hücre düzeyini aşarak bir organın bir bölümündeki hücre topluluğunu etkilemiş olduğu durumlarda varılır...
Oysa size hastalıkların habercisi olan bir işaret var...
Bu işaret KİLO ARTIŞI olup kilo artışları; hücresel işlev bozukluğunun başlangıcıdır.
Ve bizler bu işareti kozmetik kaygılar dışında göz ardı ediyoruz
HASTALIKLARIN OLUŞUMUNDA HÜCRENİN ÖNEMİ:
Hücre; canlının yapısal ve işlevsel özellikler gösterebilen en küçük temel birimdir. Vücudumuzda toplam 100 trilyon hücre ve yaklaşık 200 çeşit hücre var...
Hücrelerin işlevinin bozulması bizlerde zaman içerisinde oluşan Kanser, Diyabet, Obezite, Metabolik Sendrom, Kalp Damar Hastalıkları gibi birçok önlenmesi mümkün olan hastalıklara sebep olur.
Gereksinimlerini alan ve zehirden uzak duran hücreler; detoks kabiliyetleri sayesinde yaşınız, genleriniz ya da maruz kaldığınız bakteriler ne olursa olsun size sağlıklı bir yaşam sunarlar, hastalığı reddederler, toksinleri vücudumuzdan uzaklaştırırlar...
Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil; metabolizma ile beslenme arasındaki ilişkinin moleküler düzeyde incelenmesinin, toplum sağlığı açısından önemli olduğunu vurgulayarak diyor ki:
"Hedefimiz; besinlerle alınan bazı öğelerin fonksiyonlarını ortaya çıkararak metabolik hastalıklar ve yaşlanma ile oluşan dejenerasyondan bireyin korunmasını sağlamaktır..."
Bir hastalığın önlenebilir hastalık olması demek;
Bu nedenlerle;
Sağlıklı olmak, sağlıklı kalmak ve yaşlanmayı geciktirmek isterseniz öncelikle yaşam tarzınıza dikkat edin... "Sağlık, tercihtir..."