Hava Durumu

Hekim gözüyle emek ve dayanışma günü...

Yazının Giriş Tarihi: 05.05.2021 07:30
Yazının Güncellenme Tarihi: 05.05.2021 07:30

Biliyoruz ki 1 Mayıs, emek ve dayanışma günü, biliyoruz ki 2021, Dünya Sağlık Çalışanları Yılı...

Ve dünyayı kasıp kavuran Kovid-19 Pandemisiile bir yılı geçti, pandemidevam ediyor,

Ve ne zaman bitecek bilemiyoruz...

Tam da bu noktada canla başla çalışan hekimlerimizin haklarını ve mağduriyetlerini hatırlatmak istedik.

Kovid-19 sonrası yaşamın mottosu da değişmiştir,

  1. Daha sağlıklı, daha güvenceli, daha insanca bir yaşam herkesin hakkıdır...

Hal böyle olunca ve sağlık ilk sırada yer alınca, toplumsal sağlığa ulaşmanın yolu;

  1. "Sağlık veren hekimler ile tüm sağlık çalışanlarının" daha sağlıklı ve daha hak ettikleri yaşama ulaşmaları ile mümkündür.

Hekimlerin sorunları konumlarına ve kurumlarına göre değişmektedir...

"Hekim" bir kelime ile tüm hekimleri kapsamakla birlikte akademisyen hekimler, uzman hekimler, yan dal uzmanı hekimler, pratisyen hekimler, aile hekimleri, işyeri hekimleri kendi konumlarındaki durumlarına göre ayrı ayrı değerlendirilmelidir.

Ayrıca kamuda çalışan hekimler ile özel sağlık kuruluşunda çalışan hekimlerin farklı sıkıntıları olmakla beraber üniversite de çalışan hekimler ile Sağlık Bakanlığında çalışan hekimlerinde sorunları farklılık göstermektedir.Ama hekimlerin konumları ve kurumları ne olursa olsun temel sorunları aynıdır;

  1. İş yükünün karşılığı olan ücreti alamamak,
  2. Şiddete maruz kalmak,
  3. Özlük haklarının söylendiği gibi verilmemesi ile eşit şartlarda emekli olamayışlarıdır.

Başta Türk Tabipleri Birliği olmak üzere çeşitli hekim tabanlı sivil toplum örgütleri de hekimlerin sorunları üzerine çalışmakta, düzenleyici otorite ile görüşmeler yapmaktadır. Hekim Hakları Derneği sorunları başlıklar halinde ve çözüm önerileri ile birlikte regüle edici otoriteye de iletmiştir.

  1. Sağlıkta Şiddet Sorunu:

Sağlıkta şiddete "sıfır tolerans" esas olmalıdır. Sağlıkçılara şiddet uygulayan kişilere "kara liste" uygulaması yapılarak alacakları sağlık hizmetleri, güvenlik görevlisi eşliğinde "Gözetimli Sağlık Hizmeti" olarak sunulmalıdır. Medyaya dönük olarak Sağlık Bakanlığı bünyesinde şiddeti özendirici programların takip edildiği ve uyarıcı ve bilgilendirici çalışmaların yapıldığı, "Medya Takip ve İletişim Birimi" oluşturulmalıdır.

  1. Hekimlerin Ücretlerinin İyileştirilmesi Ve Performans Sisteminin Düzeltilmesi:

Hekimler mesleklerine yaraşır bir maaş alamamaktadırlar ve adaletsiz bir performans sistemine mahkum edilmiş durumdadırlar. Ana maaşlar düşük kalmış, performansa dayalı döner sermaye ödemeleri hekimlerin ana gelir kaynağı olmuştur. Özel sağlık kuruluşlarında da hekimlerin ortağı olduğu şirketler üzerinden hak ediş tabanlı bir ödeme sistemi mevcuttur, bu sisteminde hekimin emeğini ne kadar karşıladığı tartışmalıdır. Bu nedenler ile hekimler hastalandıklarında bile çalışmakta ve aşırı iş yüklerine rağmen yıllık izinlerini kullanamamaktadırlar.

  1. Emeklilik Maaşları Sorunu:

Düşük emekli maaşları nedeniyle emekli olan hekimler bir şekilde çalışmak zorundadır.Emekli hekim maaşları mutlaka daha da artırılarak  "yüksek düzey kamu personeli emekli maaşı" seviyesine yükseltilmelidir ve hekimlerin emekli olduğu sigorta sistemine göre değil çalıştığı yıla göre eşit emekli maaşı alması sağlanmalıdır.

  1. Malpraktis, SABİM, BİMER, CİMER Kıskacı:

Tıbbi işlemlerden kaynaklanan bazı riskler ve hastaların en ufak sorunda çoğunlukla hekimi taciz amaçlı olan ve gerçekleri yansıtmayan şikâyetlerle hemen SABİM, BİMER ve CİMER'e başvurması ve ardından açılan soruşturmalar hekimleri bezdirmektedir.

Hekimler adeta kendi hastasından korkar hale gelmekte bu durum özgüvenlerini kaybetmelerine, mesleklerinden soğumalarına yol açmaktadır. Malpraktis korkusu ve ardından açılacak ceza ve zenginleşme kokan tazminat davalarından endişe nedeniyle hekimler riskli operasyonlardan kaçınmakta bu durum hastanın bazen ortada kalmasına yol açabilmektedir.

  1. Sağlık Kurumlarının Yönetimindeki Sorunlar

Sürekli değişiklik gösteren mevzuatlar, sağlık kurumları yönetimlerinde adaptasyon sorunu oluşturmakta ve bu sorun hekimlerin çalışma motivasyonlarına negatif etki yapmaktadır. Belki de koruyucu sağlık hizmetlerinde merkezi yönetim, tedavi edici sağlık hizmetlerinde desentralizasyonuygulanmalıdır. Etkin yöneticilik için gerekli yetki sınırları tanımlanmalı, bu sınırlar içinde politik yaklaşımlar olmamalı, akredite kuruluşlarla, bütçeyi, kaliteyi, hasta ve çalışan memnuniyetini esas alan objektif yönetici karneleri oluşturulmalıdır. Hekimin siyasi ve hayat görüşüne bakılmadan etkinliği ve verimliliğine göre çalışması değerlendirilmelidir.

  1. Özel Sağlık Kuruluşlarındaki Hekimlerin Sorunları:

Özel sağlık kuruluşlarındaki hekimler ücretli midir yoksa serbest meslek icrası yapan bir kişimi tanımı başta olmak üzere iş güvenceleri, izin ile sosyal hakları ve tüm çalışma şartları kanuni olarak yeniden tanımlanmalıdır.

  1. Muayenehane Hekimliğinin Sorunları:

Muayenehanelerin tam gün çalışma esasını bozmayacak şekilde tüm hekimler için serbest hale getirilmesi gereklidir. Muayenehane hekimleri de sosyal güvenlik kurumlarıyla anlaşma yapabilmelidirler. Ayrıca muayenehanenin üniversitelerde çalışanlarına serbest olması ancak kamuda yasak olması hekimler arasında eşitsizliğe yol açmaktadır.

  1. Aile Hekimlerinin Sorunları:

Covid-19 sonrası tüm dünyada güçlü bir Aile Hekimliği modelinin gerekliliği şart olmuştur. 2. Basamak ile entegre, kronik hastalık yönetiminde söz sahibi, teletıp uygulamaları ile evde hasta takibi de yapabilen, himayesinde diyetisyen, psikolog vb ile koruyucu ve tedavi edici hekimliği birlikte sunabilen bir Aile Hekimliği modeli sağlık hizmetleri açısından sistemin merkezine oturtulmalıdır.

  1. İşyeri Hekimlerinin Sorunları:

Mevcut İş Güvenliği yasası ile görev yapan işyeri hekimleri ya işverenin yada OSGB sahibinin yönetimi altındadır. OSGB'ler içerisinde sunulan işyeri hekimliği hizmeti; daha ucuz sunulabilmek adına hem hekim emeğini ucuzlatmakta ve kaliteden / mevzuattan uzaklaşmaktadır.

  • Yeni bir işyeri hekimliği modeli olmalı, 

İşyeri hekimleri maaşlarını doğrudan işverenden değil, işverenlerin devlete yatırdığı ücretle oluşan havuzdan almalıdır.

Yine tüm bu sorunların temelinde olan belki de çözüme en çok yardımcı olacak ana sorun ise;

  1. Sağlık Politikalarının Oluşturulmasında Hekimlerin Görüşlerinin Dikkate Alınmaması kanaatindeyim.

Sağlık politikalarının daha etkin uygulanabilmesi için sahada uygulama yapan hekimlerin görüşlerinin alınması önemlidir, hekimlerin masada olmadığı bir sağlık politikası tıkanma riski ile karşı karşıyadır. Bu zafiyet riski, öncelikle görülmelidir. Sağlık politikalarının oluşturulmasında hekimler ana partner olarak görülmeli, diyalog sürekli olmalı,hem hekimler hem de başta TTB olmak üzere hekim sivil toplum platformlarının görüşü mutlaka değerlendirilmelidir.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.