Kış mevsiminin gelişiyle birlikte yalnızca havalar erken kararmakla kalmıyor, insanların içi de kararmaya başlıyor. Gün ışığından daha az faydalanmak, soğuk havaların etkisiyle sosyal aktivitelerin kısıtlanması ve uyku düzenindeki değişimler kış depresyonuna neden olabiliyor.
Günümüzde yaygın olarak görülen depresyon, bazen yılın belli zamanlarında ortaya çıkar. Buna "mevsimsel duygulanım bozukluğu" da denilmektedir. Kış depresyonu ise en sık görülen mevsimsel depresyon tipidir ve sonbahar ile kış aylarında görülür.
Siz de sabahları uyanmak ve sıcak yatağınızdan ayrılmak istemiyorsanız, sürekli yorgun ve uykulu hissediyorsanız, odaklanmakta güçlük çekiyorsanız, iştahınızda artma ve tatlılara eğiliminiz varsa, enerjinizde azalma, unutkanlık, asabilik ve genel olarak keyifsiz hissediyorsanız kış depresyonuna girmiş olabilirsiniz. Bu belirtiler 2 haftadan uzun sürmüş ise büyük ihtimalle depresyondasınız ve bir uzmana başvurmanızda yarar var.
Ancak endişelenmeyin çünkü tedavisi mümkün. Mevsimsel depresyon için ilaçla tedavi, psikoterapi ve ışık terapisi yöntemleri uygulanmaktadır. Eğer uzman bir doktorla gidilmese bile belirtiler ilkbaharın gelmesiyle birlikte hafifleyerek zamanla son bulacaktır. Fakat her sene aynı dönemde şikayetleriniz tekrarlıyorsa ve yaşam kalitenizi ciddi yönde etkiliyorsa ihmal edilmemeli ve uzman desteği mutlaka alınmalıdır.
Peki, kendi kendinize bu durumla nasıl başa çıkabilir ve ne gibi önlemler alabilirsiniz? Kış depresyonunu önlemek için elbette ki uzmanların uyarı ve önerileri mevcut. Tüm bu önerileri uygulayarak daha sağlıklı ve romantik bir kış geçirebilirsiniz:
Tüm önerilere kulak verdiğiniz halde yinede de bu durumun üstesinden gelemiyor olabilirsiniz. Bazı insanlar duygu ve düşünceleri ile tek başlarına başa çıkmakta güçlük çekerler. Aile, iş ve sosyal hayatınızın olumsuz etkilendiğini hissederseniz, bir uzmana gitme zamanınız gelmiş demektir. Sağlıcakla kalın.