Makedonya'dan Bursa'ya eğitim çağrısı!

Makedonya- Kumanova

Bazılarının, Türkiye'nin darda ve sıkıntıda olan ülkelere yaptığı yardımlara, desteklerine eleştiri getirdiklerini biliyoruz.

Tabi gitmeden, görmeden tabiri caiz ise işkembeden konuşmak kolay!

Kosova Üsküp Türkleri Dernek Başkanı Recep Gündüz'le yaklaşık 5 gün sürecek olan Makedonya ve Kosova'nın kentlerini kapsayan bir geziye çıktık.

Buralara sık sık geliyoruz; iki ülkenin durumu, Türkiye'nin bundan 30 yıl önceki halini gözümün önüne getiriyor.

Hele gençlerin eğitim gördüğü okulların görüntüsü, ne siz sorun, ne ben söyleyeyim!

Makedonya'nın Kumanova kentinin ilçelerinde bulunan ve Bursa'daki bazı ilçelerle kardeş olan okulları ziyaret ettik.

Gördüğüm manzara beni çok üzdü, "Aman Yarabbi" demekten kendimi alamadım.

Okullardaki öğretmenlerle sohbet ederken anlattıkları karşısında şoke oldum.

Mesela...

Eski Yugoslavya döneminde eğitim-öğretime verilen önemin çok iyi olduğunu ifade eden eğitmenler, ülke dağıldıktan sonra en çok zararı eğitim sisteminin gördüğünü söylediler.

Özellikle Müslüman Arnavutların eğitimden ayrılan paydan hak ettiklerini alamadıklarına şahitlik ettim.

Sınıflar, inanın ahırdan farksız, sıvaları dökülmüş, duvarlarına yıllardır boya değmemiş!

Sıralar paramparça...

Hele tuvaletler mikrop yuvası, taharet muslukları yok ve çok pis. Deterjan alacak paraları yok!

Makedonya Milli Eğitim Bakanlığı'nın açıkça Makedon okullarına daha fazla destek verdiği,Arnavutlara kayıtsız kalması üzücü.

"Peki, Makedonya parlamentosundaki Arnavut vekiller ne yapıyor?" dersiniz...

Birbirlerini yemekten, kendi çıkar ve menfaatlerini düşünmekten, oy verip onları parlamentoya taşıyan vatandaşlarını anımsamaya fırsat bulamıyorlar. Biraz daha çoğunluk olan Makedon siyasiler de bundan yararlanıp Arnavut Müslümanları, tabiri caiz ise "ezmeye" devam ediyorlar.

***

Şanslı olan bazı Müslüman Arnavut okullarının Japonya, Hollanda ve bir kısım AB ülkeleri tarafından bazı araç gereçlerinin giderildiği, boya badana işlerinin yapıldığını gözlemledim.

Hatta bu ülkeler sanki çok iş yapmışlarmış gibi, "Badanasını biz yaptık" diyerek tabelalarını okulların duvarlarına asmışlar. Adeta bu işi yarışa dönüştürmüşler.

Diğer bir deyişle acayip bir misyonerlik söz konusu da diyebiliriz.

Şimdi yapılması gereken...

AK Parti Bursa milletvekilleri ve kentimizdeki iş adamları ortaklaşa bir kampanya başlatmaları lazım.

Neden mi?

Dünyanın bir ucundan gelip, Makedonya'nın bir kentinde veya ufacık ilçesinde bulunan bir okula yaptığı küçücük yardımı, boya-badana işlerini bile eğitim yuvasının koridorlarına asabiliyorlarsa; "Balkanlar bizim dedelerimizin mirasıdır" diyenlerin buralara yardım elini uzatmasının farz olduğunu belirtmek istiyorum.

Son olarak şunu söylemek istiyorum; Müslüman Arnavutların okullarına uzatılacak olan yardım eli, Bursa'nın ve Türkiye'nin kadim bir dost olduğunu hafızalara kazımakla birlikte, ülkemizin pozitif anlamda algısına da büyük desteği olacak...

Yani, Vatikan kendi dindaşları için dünyanın farklı ülkelerinde bulunan zenginleri, yardım severleri Balkanlara seferber ederken, mesela ana vatanı Balkanlar olan başta Türkiye-Bosna Hersek Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı AK Parti Bursa Milletvekili Refik Özen ve arkadaşları da hilalin yüzünü güldürmek için bir iyilik seferberliği başlatabilirler.

Buralarının böyle bir adıma çok ama çok ihtiyacı olduğuna dikkatleri bir kere daha çekmek istiyorum.

Elbette sadece Bursa'da yaşayan vekil ve balkan göçmenlerinden değil, başka kurum ve kuruluşlara da önemli görevler düşüyor. Bunlardan biri de TİKA...

Bilindiği gibi TİKA, Balkanlarda özellikle de İslami konularda ciddi desteklerde bulunuyor. Komanova'da gördüğümüz kötü durumdaki okullara da gerekli yardımı yapacağını umuyorum...

***

BİR SÖZ

Osmanlı bizim güneşimiz, yolumuzu aydınlatan kocaman bir gerçek.

Ali Ahmedi