Hava Durumu

İznik'in dağlarını doğaya bırakın

Yazının Giriş Tarihi: 05.03.2018 09:55
Yazının Güncellenme Tarihi: 05.03.2018 09:55

Geçtiğimiz hafta Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, turizmin stratejik bir sektör haline gelmesi için ciddi çalışmalar yaptıklarını dile getirmişti.

Kurtulmuş ne demek istiyordu; "Bacasız sanayinin Türkiye ekonomisine olan katkısının farkındayız."

Gelin görün ki, insan ayağının bile basmadığı güzellikte olan İznik'in Kırıntı, Kutluca, Elmalı, Hacıorman, Candarlı, Osmaniye, Süleymaniye, Mecidiye köylerini kapsayan bu devasa alana , 'Rüzgâr Enerji Santrali' yapılacakmış.

Projeyle ilgili şehrimizin ileri gelenlerinin yakından tanıdığı GÜRİŞ şirketi ÇED raporunu çantaya koymuş bile.

Geçenlerde gazeteci büyüğüm Yeni Dönem Gazetesi yazarı Yüksel Baysal, Rüzgar Enerji Santrali'nin doğayı katledeceğini köşesine taşımıştı.

Durumun vahim olduğunu yazmıştı.

Şöyle kafamızı kaldırıp İznik'e baktığımızda; sadece çini, göl ve tarih olmadığını, şehre tepeden bakan müthiş bir doğası olduğunu da görüyoruz.

Şehrimizin Kocaeli sınırında bulunan Kırıntı köyünde yaşayan ve bu doğa harikası yerleri çok iyi tanıyan Veteriner Hekim Bülent Uçok, İznik dağlarının da tarih şehri kadar önemli olduğunu dile getirmişti.

***

Ekoturizm diye avazı çıktığı kadar bağıranlara inat, "Biz ne dağ dinleriz, ne ağaç, ne de bitkiyi; yıkıp geçeriz, her yeri betonlaştırırız" kalpsizliğini sürdürüyorlar.

Hem de milletin gözünün içine baka baka, hem de turizm bakanı Numan Kurtulmuş'u yok sayarak, dikkate almayarak.

Gerçi, buralar Turizm Bakanlığı'nın sınırları içinde olmayabilir ama Kurtulmuş'la bakanlar kurulunda aynı masayı paylaşan Orman ve Su İşlerinden Sorumlu Bakan Bey'inde bu mevzuda kulakları çınlatılabilir.

Neden böyle ifadeler kullanıyorum...

Çünkü Orman Bakanı'nın Bursalılara karşı bir art niyeti var; şehirden yükselen tepkilere kulak tıkıyor.

Neyse, konumuza dönecek olursak,

Doğayı, ağacı korumakla ilgili küçücük bir araştırma yaparken ibret verici bir vesikayla karşılaştım. Doğanın nasıl korunacağı konusunda şu ifadeler yer alıyor: "Ekoturizm teknik açıdan planlı, ekonomik olarak verimli, sosyal yönden sorumlu, ekolojik olarak duyarlı ve korumacı, süre olarak uzun verimli olan turizm çeşididir."

Şimdi sormak istiyoruz...

Betonlaşan şehre, yaylaya, dağa, ovaya neden turist gelsin?

Ne işleri var ruhsuzluğun, çarpıklığın içinde!

***

Bakın Veteriner Hekim Bülent Uçok, bu güzelim ve el değmemiş doğayla ilgili ne diyor: "En amatör göz bile buradaki mükemmel kayın meşçerelerinin, belki İnegöl Mezit Boğazı dışında Uludağ'da bile bulunmadığını gözlemleyebilir. Türkiye'nin orman alanları içinde kayın meşçerelerinin oranı çok düşüktür ve kayın ağacının havayı temizleme gücü, orman ağaçları içinde en yüksek olanıdır. İznik'in kayın ormanları, yalnız İznik ve Bursa için değil, Marmara bölgesi ve tüm Türkiye için çok değerlidir."

Ülkemizin değerlerini yok etmeye pek meraklıyız; tefekkür etmeden, iştahı kabaran timsah gibi.

Uyanın beyler- bayanlar...

İznik dağlarının bağrına hançer saplanmak üzere.

Şunu unutmayalım ki, enerjiyi bir şekilde elde edebiliriz.

Ya doğayı...

Bakın Bursa Ovası'na, her yer beton. 40 yıl önce şeftali, kiraz bahçeleri yok artık. Geri getirmek ise artık mümkün değil.

Şimdi...

İznik'in bin 600 metre yüksekliğine 53 tribünden oluşan 'Rüzgâr Enerji Santrali' kurulması konusunda verilen ÇED raporuna itiraz edilmiş.

Ahmet Bülent Uçok, Doğa Der ve Bursa Barosu duyarlı davranıp, yaptıkları itirazın ardından, Bölge İdare Mahkemesi tarafından "yetkisizlik" kararı verilerek Danıştay'a gönderilmiş.

Katliama 'dur'demek için adım atan davacılar, her bir tribün için yaklaşık 2,5 dönüm arazinin tıraşlanacağını, bunun sonucunda da binlerce ağacın kesileceğini haykırıyorlar.

Ve ekliyorlar...

Rüzgârgüllerinin kanat uzunluğunun 60-70 metre civarında olduğunu, bundan ötürü de dağlara doğru çıkan yolların genişlemek zorunda kalacağını, bunun da bitki örtüsüne büyük zarar vereceğini söylüyorlar.

Bursalılar ve şehir için fikir üretenler, STK'lar İznik'in dağları mahvolmasın diye ayağa kalkın, ses çıkarın, demokratik tepkilerinizi belirtin.

***

FOTOĞRAFLAR VE BURSA

Artık geleneksel hale gelen Bursa Büyükşehir Belediyesi ve BUFSAD iş birliği ile gerçekleştirilen 'Bursa'da Zaman Ulusal Fotoğraf Yarışması'nın 'Kış' kategorisi ödülleri sahiplerini buldu.

Böyle bir adım, şehrimizin uluslararası alandaki tanıtımında büyük rol oynuyor.

Aynı zamanda, fotoğraf tutkunları kendi objektiflerinden Bursa'mızın saklı güzelliklerine faklı bir açı katarak herkesin görmesine vesile olurlarken, bilmeyenleri de kendilerine hayran bırakıyor.

Emeği geçenlere teşekkür ediyoruz,

Elinize yüreğinize sağlık...

***

BİR SÖZ

Hayalle yaşarken gerçek dünyada zamanı içmişiz haberimiz yok.

Foto: Bursa, İznik, Müslüm

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.