Hava Durumu

Bayram mı dediniz!

Yazının Giriş Tarihi: 31.08.2017 10:11
Yazının Güncellenme Tarihi: 31.08.2017 10:11

Dünya'nın neresine baksak felaket, zulüm ve kan var.
Böyle bir ortamda bayrama ulaşıyoruz!
Şöyle kafayı kaldırıp baktığımızda emperyalist çetenin darmaduman ettiği İslam dünyasını görüyoruz. Akıllarıyla birlikte paralarını da kapitalistlere kaptıran ruh hastası Ortadoğu krallarını şaşkınlıkla izliyoruz! 
Başka, Suudi Arabistan denen batılıların kuklası, kokuşmuş imparatorluğa acıyarak bakıyoruz.
Mezhep kavgası çıfıtının içinde boğulmuş Müslümanların hala oynanan oyunun farkında olamadıklarını görüyoruz.
Onun bunun oyuncağı aşiretlerin, krallar ve şeyhlerin zulmündeki Müslümanlar, nasıl bayram yapacaklar hakikaten merak ediyorum.
***
Katar'a rüzgâr yapıp ambargo uygulayan ama Myanmar'da soysuz Budistlerin tahrikleri ve onların tetikçilerinin katliamlarını seyreden Müslümanlar bayram yapacak öyle mi? 
Arakan kan denizine dönerken, acılarını arşa yükselirken, hala tatil fırıldaklığı içinde olanlar.
Nah bayram yaparsınız!
Şöyle kafayı kaldırıp baktığımızda, halkına demokrasiyi, cumhuriyeti, hürriyeti, ilmi ve sanatı çok gören ABD'nin kuklalığını kabullenmiş riyakâr şeyhler mi bayramı hak ediyor?
Suriye'de acı, kan, vahşet, gözyaşı, işgal, savaş, parçalanmayı canlı canlı izleyen, gâvur memleketlerinde otel keyfi yapanlar mı bayramı hak ediyor?
Kendi eşlerini esaret içinde bırakarak yurt dışında her naneyi yiyen kendini kaybetmiş Araplar, Müslümanım diye ahkam kesenler mi hak ediyor bayramı?
***
Umre telaşına düşüp, Kâbe'yi gören bilmem kaç yıldızlı otellere 20 bin EURO para verip, zehirlenmişlik duvarına toslayanlar; IŞİD denilen katiller sürüsü Suriye'de insanları katlederken tepkisiz kalanlara, "daha burada ne kadar kalacaklar, gitsinler" diyenlere Harem'in sahibi olan Allah, umrelerini suratlarına çarpmayacağını mı sanıyorlar. 
Bayram tatili 10 gün olunca ipi kopmuş altı köşe gibi ülkenin güney sahillerindeki otel odalarına tıkışan, havuzlarından çıkıp denize, sonra yeniden otele dönenler mi bayram yapmış oluyor!
Anne babalarını unutan, akrabalarıyla yüz yüze gelmekten çekinen, telefondan bayram mesajı gönderen, riyakarlar mı bayram yapacak!
***
Kafayı kaldırıp bakın etrafınıza,
Yaratıcımız, "biz istemezsek yaprak bile kıpırdamaz" diyor.
Bunca azgınlık, utanmazlık karşısında artık kullarıyla dalga geçiyor, alay ediyor; "işte kendi ellerinizle yaptığınız, kazdığınızazabı daha dünyada tadın" diyor.
Bir gecede Ortadoğu'da işgal etmediği devlet bırakmayan ABD, sel ve kasırga felaketleri karşısında aciz durumda...
Yarım saat yağan yağmur karşısında şehirler göle dönüyor.
Bayram tatili için yola çıkanlar, aşırı hız ve dikkatsizlik yüzünden sevdikleriyle kucaklaşacaklarına tabutlara giriyorlar!
Kapısının önünde fuhuş yapanlara gıkını çıkarmayanlar, utanmadan Arafat Vakfesinde ağlayınca günahlarından arınacaklarını sanıyorlar.
Arındık derken, yarılan toprağa düşüyoruz haberimiz yok.
Suriyelilere kapılarımızı açtığımız gibi, Arakanlı mazlumları da gidip alalım, kurtaralım diye aklımdan geçiriyorum.
Her yerde, hiçbir coğrafyada huzur diye bir şey kalmadı; kıyameti zorlayan kullar, zıvanadan çıkmış durumda.
Boşuna denmedi...
"Allah, azana yazar" diye Kamil!
Dünya'da yaşanan acının fotoğrafını pastanın, baklavanın resmi sanarak bakan, üç maymunu oynayan karaktersizler, bayram yaptığınızı, kurban kesip arşa yükseldiğinizi sanıyorsanız fena halde yanılıyorsunuz. Şairin dediği gibi, "nah bayram yaparsınız!"


 

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.