15 Temmuz ve  makarnacı fırsatçılar

Bundan bir yıl önce, başarısız darbe girişiminin ilk saatleri.
Evimize çok uzak olmayan Şehreküstü Meydanı'na giderken, mahalledeki marketin içinde adım atmaya yer yok.
Şaşkınlık içinde birkaç dakika makarnaları, pirinçleri ve un paketlerini kucaklayanları izledim.
Dayanamadım, tepki gösterdim, hakaret ettim.
Buna rağmen makarnaları kucaklayanlar kasada ücret ödeme telaşında!
Tabi hesapları başka bu stokçu takımının; aç kalmamak!
O an onların aklına ülke kan gölüne dönecekmiş, hainler bize Sırpların Srebrenitsa'da Boşnaklara yaptığı katliama benzer bir vahşetle ortadan kaldıracaklar mı derdinde, düşüncesinde değiller!
Bu acayip ve ibretlik sahnenin ardından...
Şehreküstü' ne vardım.
Yaklaşık bin kişilik bir grup var, tarihi meydanda.
Hiç birini tanımıyorum ama ellerinde bayraklar, tekbir getirip slogan atıyorlar. Cuntaya lanet yağdırıyorlar.
Tanımıyorum derken;benim bulunduğum pozisyonda kamuoyunun tanıdıklarından kimse gözüme ilişmiyor.
Meydanda olanların tamamına yakını gençti.
Parti taassubu olmadan gelenler yani.
Hesap, kitap derdi, tasasında koşuşturmayanlardan bahsediyoruz kısacası.
Ayağında terlikle, sırtındaki çizgili pijamasıyla, hatta yalın ayak gelen bile vardı.
Aradan geçen yarım saatlik zamanın ardından, yılların Fomara Meydanı o eski günlerini hatırlatmaya başladı.
15 Temmuz'un ardından ilk biz Fomara'daydık diyenler, sanırım marketlerde makarna, un stokunun telaşındaydı.
Saatler ilerledikten sonra, sıcak yataklarından çıkan seçkinler nihayet Şehreküstü'nde görüntülendi.
Gecikmelerinin nedenini soracak olursanız; ya yapmaları gereken çok önemli işleri vardı ya da ancak ayılarak, kendilerine gelebildiler. 
Belki de içlerinde makarnaları depoya koyarken yorulmuş, onun için de geç kalmış olanlarda olabilir!