Hava Durumu

Batı'nın üç asrına ket vuran proje

Yazının Giriş Tarihi: 01.01.2021 07:30
Yazının Güncellenme Tarihi: 01.01.2021 07:30

İstanbul'dan kalkıp Çin'e ulaşan blok ticaret treninin tarihi Baharat Yolu'nu yeniden canlandırması hedefleniyor.

Bu hat, Avrupa ve Asya arasında köprü vazifesini gören transit ülke Türkiye'mizin de önemini ikiye katlayacak.

Bu proje, 17.yüzyıldan bu yana devam eden dünya düzeninin tersine işlemesi demek.

Türkiye'den Gürcistan'a, arkasından Azerbaycan'a, Hazar Denizi'nden feribotla Türkmenistan'a, oradan da bütün Orta Asya'yı kat ederek Çin'e ulaşan Trans Kafkasya demir yolu hattı, okyanus/deniz taşımacılığına da ket vurarak dengeleri sarsacak yeni bir düzene kapı aralıyor.

Neredeyse 300 yıla yakın bir zamandır dünya ticareti denizler üzerinden gemiler vasıtasıyla yapılıyor. Kadim Baharat Yolu 10 yıl içinde gereken akışkanlığına kavuştuğunda, uzak doğuya sefer atan deniz taşımacılığına da ket vurarak önünü kesecek.   

Bir Kuşak Bir Yol projesi yeryüzündeki ticaret algısını yeniden inşa edecek.

Güzergâh üzerindeki şehir ve devletlerde bundan fazlasıyla yararlanacaklar. Türkiye'nin Orta Asya ile bütünleşme isteği elbette okyanus aşırı coğrafyaya sahip ülkeleri derinden yaralıyor. Bu proje batı hâkimiyetini ticari anlamda yaprak gibi sallayacak çanlarına ot tıkayacak nitelikte bir projedir.

Uzak Doğu Deniz Ticaretini yavaşlatacak bu hat ile deniz kenarındaki ülkelerin liman gelirlerini de zaman içinde düşürecektir.

Elbette alışagelmiş güzergâhlar değişince, finans merkezleri de yer değiştirecek. Dünya Deniz Ticareti analistlerinin açıkladığı raporlar bu bilgileri desteklemektedir.   

Güzergâhta ki tek pürüz ise Hindistan-Pakistan-Çin anlaşmazlığının henüz aşılamamış olmasından kaynaklanıyor.  

Bu hat ile Türk İşadamlarının ekonomik stratejileri Çin ve Orta Asya üzerinden daha bir uzaklara ulaşacak.

Demiryolu seyahatinin maliyetleri daha da aşağı çekeceği ve bu pazara erişimin ülkemizin rekabetçi gücünü daha da güçlendireceği konuşuluyor Orta Asya kulislerinde.

Farklı zamanlarda benzer güzergâhlarla Bakü, Tiflis, Kars demiryoluyla Çin'e gidilmesi sizi yanılgıya düşürmesin. Bu hat başka bir safha.

Çünkü bunca zaman yükler Çin'den Avrupa'ya orta nakliye koridoru ile taşınırken, bu kez trenin Türkiye, Gürcistan, Azerbaycan, Hazar Denizi, Kazakistan ve Çin olmak üzere toplam 8 693 kilometre mesafe kat ederek yenilikçi bir lojistik devrimine imza atması söz konusu. Öte yandan Türkiye coğrafi konum itibariyle bu ticaretin yönlendiriciliğini yapan bir depolama merkezi ünvanına da kavuşmuş olacak. Bu durum ülkeyi depoculuk anlamında da belli konuma taşıyacaktır. Şimdilik bundan iyisi Şam'da kayısı demeyelim de ne diyelim?   

Hesaplanan sadece Çin'e mal göndermek değil asla. Olaya bu pencereden bakanlar çok sığ denizlerde kısıldıklarını bilsinler.  

Maksadın Batıya biz doğu blokuyla alternatif güzergâhlar oluşturmaya başladık demek olduğunu tekrar yinelemekte fayda var.

Türkiye çok boyutlu bir dış politika yaklaşımı olan "Yeniden Asya" projesi dahilinde, ülkemiz ile Asya ülkeleri arasında ticaret, yatırım, eğitim, savunma sanayi, teknoloji, kültür ve siyaset alanlarında diyaloğun artırılmasına büyük önem veriyor.

Bu durum, kesinlikle batıya yüz çevirmek yanlışına düşmeden doğuya yelken basmak olarak algılanmalıdır.

 "Yeniden Asya" projesi ile ülkemizin finansal yatırımlarının coğrafi dağılımını çeşitlendirmesi, akademik iş birliğinin geliştirilmesi ve özel sektörün ticaret kapasitesinin geliştirilmesi amaçlanıyor.

İçinde bizim de söz sahibi olduğumuz yenidünya düzeni, benzer atılım ve projelerle kendini geliştirerek ve katlayarak kendi yan sektörlerini de zaman içinde oluşturarak bölgesel ticaret hacminin büyümesine imkân tanıyacaktır.

  

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.