Hava Durumu

Daha Kuran Ne Desin!

Yazının Giriş Tarihi: 17.05.2019 06:52
Yazının Güncellenme Tarihi: 17.05.2019 06:52

Bizi yoktan yaratan, yaşatan ve vücudumuzun içinde ve dışında sayısız nimetleri bize meccanen bahşeden Rabbimize hamdolsun. O bize karşı son derece merhametli ve şefkatlidir. Şu fani dünyada nasıl yaşarsak iki cihan saadetini sağlayabileceğimizi öğretecek bir kitap, bir de, o kitabı bizlere anlatacak, yaşayışıyla en güzel örnek olacak peygamber göndermiştir.

Kur'an-ı Kerim, baştan sona insanın, insan gibi yaşamasını sağlamak için gönderilmiştir. PeygamberEfendimiz'in hadisleri Kur'an-ı Kerim'in açıklamasıdır. Rabbimiz, bize olan merhamet ve şefkatinden dolayı dünyada hangi suçları işlersek, ahirett hangi cezalarla karşılaşacağımızı, yaratılış gayemize uygun ne gibi işler yaparsak ebedi cennetle mükâfatlandırılacağımızı, müşfik bir babanın evladına olan nasihati gibi, ayan beyan açıklamaktadır.

Yüce Allah kâinattaki her şeyin yaratıcısı ve yöneticisidir. Mümin, Allah'ın rahmetinden asla ümit kesmemelidir; Allah bütün günahları bağışlar. Tövbe kapısı daima açıktır. Kul bir an önce tövbe etmeli, iş işten geçmeden Hakk'a dönmelidir. Zira,Kur'an'ın ifadesine göre, kibirli ve inkârcılarınâhirette yüzleri sim­siyah kesilecek, cehennemi boylayacaklar­dır. Buna karşılık mümin ve müttakîler, başarılarıyla kurtulacak, üzüntü ve azap görmeyecek­lerdir.

Rabbimiz, dünyada olduğu gibi âhirette de herkese adaletle hükmeder; kimseye haksızlık etmez. Herkes, yaptığının karşılığını gö­rür. İnkârcılar suçlarını itiraf edip, kendile­rinin azabı hak ettiğini söylerler ve cehen­neme atılırlar. Müminler ve müttakîlerise, Allah'ın vaad ettiği mükâfata eriştiklerini söyleyip, hamd ederek ebedî cennetlere konulurlar. Böylece, insanlar arasında hak ile hüküm verilmiş ve ilâhî adalet gerçek­leşmiş olur.

Allah kulunun düşmanı değildir. Özene bezene yarattığı kulunu cehenneminde yakmak istemez; ancak ebetteki kendisine şirk koşan ve emirlerine karşı gelenler için de vereceği bir cezalar vardır. Cennet, mümin ve müttakiler için yaratıldığı gibi, Cehennem de boşuna yaratılmamıştır. İnsan düşünmeli ve Allah'ın verdiği aklı çalıştırmalıdır.Nefis ve şeytana ve uyarak kibre kapılmamalı ve Allah'tan başkasına kulluk etmemelidir. Akıl, insanı hayvandan ayıran en büyük unsurdur. Rabbimiz, kitabındaki pek çok ayetiyle düşünüp tefekkür etmeyi emretmektedir. İyice anlayalım diye tiyaro sahnesi gibi pek çok ayetiyle ortaya koyduğu gerçekleri görmemizi ve hayatımızı ona göre yönlendirmemizi istemektedir. Geçen hafta verdiği mesajları düşünmemizi istediğimiz zümersuresinin bilhassa son kısmı buna en güzel örnektir.

Tabir caizse sahne aynen şöyledir:

"Kâfirler bölük bölük cehenneme sürülürler. Oraya geldiklerinde cehennemin kapıları birden açılır, bekçileri onlara: Size, içinizden Rabbinizin ayetlerini okuyan ve bugüne kavuşacağınızı, bu günle karşılaşacağınızı ihtar eden peygamberler gelmedi mi? derler. Onlar, "evet geldi"ama, azap sözü kâfirlerin üzerine hak olmuştur derler.

Orada kendilerine;öyleyse, "içinde ebedî kalacağınız cehennemin kapılarından girin; kibirlenenlerin yeri ne kötü! denilir."

Dünyada yaratılış gayesine göre adam gibi yaşayıp Rablerine karşı gelmekten sakınanlar ise, bölük bölük cennete sevk edilirler. Onlar, oraya gelmeden çok önce cennetin kapıları açılır. Cennetin görevlileri onlara: "Selam size! Tertemiz geldiniz. Artık ebedî kalmak üzere girin buraya", derler.

Cennetlikler: "Bize verdiği sözde sadık olan ve bizi, dilediğimiz yerinde oturacağımız bu cennet yurduna vâris kılan Allah'a hamdolsun. İyi amelde bulunanların mükâfatı ne güzelmiş! derler. (ZümerSûresi, 39/71-75)

Daha Kuran Ne Desin!

Ey insan! Yaşıyorken, hem de Kur'ân çağında; 
Çırpınıp duruyorsun, cehâlet batağında.
Kalbin katı... Gözün kör... Başın kibir dağında
Kur'ân sana gel diyor, bak bendedir adresin,
Ey eşref-i mahlûkat! .. Daha Kur'ân ne desin! ..

Özgürce seçmen için, iki yoldan birini; 
Apaçık bildiriyor, bütün ayetlerini.
Ya Peygamber, ya şeytan... Seç diyor rehberini; 
Öyle seç ki; sırattan rüzgar gibi geçesin,
İlle şeytan diyorsan.. Daha Kur'ân ne desin! ..

Ya Cennet bahçesidir, ya ateştir o mezar,
Mekân var mı dünyada, öyle derin, öyle dar? 
Hiçbir şey yakın değil, insana ölüm kadar.
Diyor ki; hesabı var, aldığın her nefesin; 
Mezarlar konuşurken... Daha Kur'ân ne desin! ..

Malın, mülkün, şöhretin, dünyada herşeyin var; 
Ya dünyadan Rabb'ine, götürecek neyin var? 
Bana yeter diyorsan, şu üç günlük itibar; 
Bir dördüncü gün var ki; çok çetindir bilesin,
Bunlar masal diyorsan.. Daha Kur'ân ne desin! ..

Âyet diyor ki; eğer, dağa inseydi Kur'ân; 
Paramparça olurdu..Dağ, Allah korkusundan.
Hangi insan durup da, ibret almaz ki bundan? 
Sen ki, bir dağ yanında, ne kadar da cücesin,
Haddini bilmen için.. Daha Kur'ân ne desin! ..

O münezzeh ruhundan, ruh vermekle insana; 
Erişilmez bir şeref, bahşetti Allah sana,
Ne kadar sevdiğini, buradan anlasana! 
Sen ki; taparcasına, kendine kul kölesin,
Nefsini put yapana.. Daha Kur'ân ne desin! ..

Bir gün var ki; çok yakın, dağların yürüdüğü,
Göklerin, güneşleri önünde sürüdüğü,
Kâinatı toz duman, dehşetin bürüdüğü; 
Kıyâmet senaryosu, oyun değil bilesin; 
Hâlâ ürpermiyorsan.. Daha Kur'ân ne desin! ..

O büyük mahkemede, bütün diller susacak; 
Konuşacak bu defa, göz, kulak, el, kol, bacak.
Uzuvlar birer birer, haramları kusacak; 
Açılacak önünde, defterleri herkesin; 
Kendine gelmen için.. Daha Kur'ân ne desin! ..

O gün, buyruk verenler, buyruğa baş eğecek,
Cehennem öfkesinden, köpürüp kükreyecek,
Ve doldun mu dedikçe, daha yok mu diyecek; 
Yandıkça o deriler, değişecek bilesin; 
Hâlâ secde yok ise.. Daha Kur'ân ne desin! ..

Gör ki, dünya sırtında, nice insan taşıyor; 
Kimi yaşarken ölmüş, kimi ölmüş yaşıyor.
Kimi Arş-ı Âlâ'ya dolu dizgin koşuyor; 
İşte Cennet.. İşte sen.. Gayret et ki giresin; 
Ey! Eşref-i mahlûkat! .. Daha Kur'ân ne desin!

Şairimiz Cengiz Numanoğlu ne güzel de dile getirmiş bu sahneleri.

Rabbim ibret almayı nasib eylesin!

Cumanız mübarek olsun. Selam ve dua ile... 17 Mayıs 2019

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.