Vaka sayısındaki düşüş için gün verdi!

Covid-19 pandemisinde vaka sayısındaki rekor artış endişe yaratıyor. Günlük 45 bin vakaya ulaşan tablo hem karamsarlığı artırmış hem de sürecin yorgunluğunu tetiklemiş görünüyor. Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve aynı üniversitenin Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Kemalettin Aydın, Covid-19 sürecinin iyi analiz edilmesi halinde bu artışa şaşırılmaması gerektiğine dikkat çekiyor. Aydın; "Bu dönem için ciddi bir yükseliş bekliyor ve günlük vaka sayımızın 25 bin civarında seyredeceğini öngörüyordum. Ancak oran benim tahminimin de üzerine çıktı. Buna rağmen durumu tersine çevirme şansımız devam ediyor. Salgın yönetimi açısından cumartesi pazar günleri uygulanan 56 saatlik sokağa çıkma yasağının virüsün hızını kesmede önemli bir faktör olduğunu söyleyebilirim"diyerek "Umutsuzluğa gerek yok!" mesajı veriyor.

ARTIŞ HANGİ NEDENLERDEN KAYNAKLANDI?

Habertürk Sağlık Yazarı Ceyda Erenoğlu'nun yazısına göre, Peki mart ayı başındaki açılma sonucunda ulaşılan rekor vaka artışı hangi nedenlerden kaynaklandı? Aydın'a göre, kısmi normalleşme ve zamana yayılan yorgunluk kadar mutant virüsün yayılma becerisinin daha fazla olması da artışın önemli nedenler arasında kabul ediliyor.

ÖNÜMÜZDEKİ PAZARTESİDEN İTİBAREN DÜŞÜŞ BEKLENİYOR

Prof. Dr. Kemalettin Aydın, "Covid-19'un geçtiğimiz kasım ve aralık aylarındaki pik süreçlerine baktığımızda 8 haftalık bir süreyi içerdiğini gördük. Buradan yola çıkıldığında doğal beklentim mart başından nisan sonuna kadar artış olacağı yönündeydi. Söz konusu bu sürecin 5 haftası en yüksek seviyede geçti. Bu oynamalar bir hafta daha böyle devam edecektir. Önümüzdeki pazartesi - salı (12-13 Nisan) günlerinden itibaren tıpkı geçen yılın Mart ayında olduğu gibi vaka sayısında duraklama ve düşüş öngörüyorum" diyor.

AŞI OLANLAR HASTALIĞI AĞIR GEÇİRMEYECEK

Bir diğer gündem maddesi olarak, aşıya ve geçirilmiş enfeksiyonlara rağmen bu artışa anlam veremeyenlere yanıtını sorduğumuz Prof. Dr. Kemalettin Aydın, "80 milyonu aşan nüfusumuzda iki doz aşı olan kişi sayısı 7 milyon civarında. Bu nüfusun yüzde 10'u bile değil. Aşı ile elde edilen bağışıklıkta virüsün alınması ve pozitif hale gelmesi yüzde yüz engellenemez. Bazı kişilerin aşı olmalarına rağmen pozitif çıkmalarına itirazımız yok. Etraftan sık duyduğumuz 'Aşı olmasına rağmen pozitif çıktı' türü cümleler aşıdan beklentinin karşılanmadığı anlamına gelmemeli. Bu noktada bilinmesi gereken şey, aşı olan kişilerin pozitif bile çıksalar hastalığı ağır geçirmeyecekleri gerçeğidir. Aşının yoğun bakım ve solunum cihazına duyulan ihtiyacı yüzde 100'e yakın oranda engellediği gerçeği ise asla unutulmamalıdır" diyor.