
Türk kahvesi, daha çok Türk kültüründe önemli yere sahip Osmanlı İmparatorluğu'dan günümüze kadar gelmiş bilinen en eski kahve hazırlama ve pişirme metotlarındandır. Kendine has tadı, köpüğü, kokusu, sunuluş biçimiyle özgün bir kimliği ve geleneği vardır. Telvesi ile ikram edilen tek kahve türüdür.
Günün her saati kitap ve güzel yazıların okunduğu, satranç ve tavlanın oynandığı, şiir ve edebiyat sohbetlerinin yapıldığı kahvehaneler ve kahve kültürü dönemin sosyal hayatına damgasını vurmuş, saray mutfağında ve evlerde yerini alan kahve, çok miktarda tüketilmeye başlandı. Çiğ kahve çekirdekleri tavalarda kavrulduktan sonra dibeklerde dövülerek cezvelerde pişirilmek suretiyle içiliyor ve en itibarlı dostlara büyük bir özenle ikram ediliyordu. Kısa sürede, gerek İstanbul'a yolu düşen tüccarlar ve seyyahlar gerekse Osmanlı elçileri sayesinde Türk Kahvesinin lezzeti ve ünü önce Avrupa'yı oradan da tüm dünyayı sardı.
- Enerjinizi arttırır, mutluluk verir, şeker hastalığından korur, zayıflatır, Alzheimer ve demans riskini azaltır.
- Karaciğerinizi korur. Hatta kalın bağırsak ve karaciğer kanseri riskini azaltır.
- Kafein % 3-11 metabolizmayı hızlandırır. Yağ yakımını % 10 arttırır. Zayıflamanızı sağlar.
- Hem yağ asitlerini serbestleştiretek, hem de adrenalin salınımını sağlayarak fiziksel performansınızı arttırır. Sizi daha dinç yapar.
- Kahve içenlerde insülin direnci ve tip-2 diyabet riski azalır. Bunu %23- 50 arasında belirten makaleler var. Fakat en güçlü makale yaklaşık 458 bin kişi dahil edilen bir meta-analiz. Bu çalışmada; günlük bir fincan kahvenin % 7 oranında tip-2 diyabeti azalttığı belirtilmiş.
- Alzheimer; En sık nörodejeneratif hastalıklardan ve bunamaya yol açıyor. 65 yaşın üstündekileri genelde etkileyen, kesin tedavisi olmayan bir hastalık. Bazı çalışmalarda kahve içmenin % 65 riski düşürdüğü belirtiliyor.
- Faydalarını saydığımız kahve; içinde krema, şeker, süt tozu gibi katkılar olmayan, ham çekirdekten öğütülmüş ve çok kavrulmamış kahvedir. Filtre kahve, Türk kahvesi, espresso gibi.