Hakaret üzerine tam 37 kilo verdi

Antalya'da yaşayan yoğun bakım hemşiresi Aysel Aydemir, arkadaşının sevgilisinin ağır hakaretleri sonrası zayıflamaya karar verip tüp mide ameliyatıyla 3 ayda 122 kilodan 85 kiloya düştü.

Haber Giriş Tarihi:
Haber Güncellenme Tarihi:
https://bursahayat.com.tr/

Antalya'da özel bir hastanede koroner yoğun bakım hemşiresi olarak görev yapan 28 yaşındaki Aysel Aydemir, 5 yaşından bu yana sürekli kilo almaya başladı. Aysel hemşire, üniversite ve iş hayatında insanların kendisine bakışlarından rahatsız olduğu için diyet ve spora rağmen kilo veremedi. Son zamanlarda iyice kilo alan Aydemir, 122 kiloya kadar çıktı.

Sosyal ortama girmeye çekinen ve en sevdiği sporundan uzaklaşan Aydemir'in bir arkadaşının mağazada çalışan tezgahtar sevgilisinin,'Yemiş yemiş çıkarmamış. Bu ne böyle bir lokma daha yesen galiba çatlardın' sözleri gururunu kırdı.

Bunun üzerine tekrar diyet ve spora başlayan Aydemir, arkadaşlarının tavsiyesiyle Genel Cerrahi Uzmanı Doç.Dr. Aziz Sümer'e başvurdu. OFM Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Doç.Dr. Aziz Sümer, genç hemşireyi sağlık kontrolünden geçirerek yaşı ve durumu bakımından tüp mide ameliyatı olabileceğine karar verdi. Aydemir, karar üzerine tüp mide ameliyatı oldu.

"KIYAFETLERİNİ SAKLIYOR" Başarılı geçen ameliyatın ardından Aydemir, doktorunun verdiği diyeti uygulayıp spor yapmaya devam ederek, 3 ayda tam 122 kilodan 85 kiloya düşmeyi başardı. Genç hemşire şimdilerde giyemediği kıyafetlerini giyiyor, yapamadığı sporunu yapıyor. Aydemir, kiloluyken kullandığı kıyafetlerini ise diğer hastalara örnek olması amacıyla saklıyor. Koroner yoğun bakım hemşiresi Aysel Aydemir, çocukluğundan bu yana obezitenin hayatında olduğunu hatırlatarak, yola 122 kilo ile çıktığını söyledi.

"TEZGAHTARIN HAKARETİ AZMETTİRDİ" Aşırı kiloları nedeniyle hiçbir sosyal aktivitesinin olmadığını belirten Aydemir, "İnsanlara karşı bakışım hep negatifti ve diyalog kuramıyordum. Arkadaşlarım arasında dışlanıyordum. Kilolarım rahatsız etmeye başlamıştı. Son olarak yakın bir arkadaşımın, sevgilisinin tezgahtar olarak çalıştığı mağazaya alışverişe gitmiştim. Orada bana 'Yemiş yemiş çıkarmamış. Bu ne böyle bir lokma daha yesen galiba çatlardın' dedi. Bu sözler gururumu çok rencide etti. O anda dedim ki bu şekilde olmamalıyım. Diyet yaptım, spor yaptım ama 5 kilo verdiysem 15 kilo olarak geri aldım. Bu 3-4 kez oldu ama yapamadım" diye konuştu.

"OBEZ HASTALARINA YARDIMCI OLUYOR" Arkadaşlarının önerisi ile Doç.Dr. Aziz Sümer ile tanıştığını ve kısa süre sonra doktorunun kendi çalıştığı hastanede görev yapmaya başladığını ifade eden Aldemir, "Şans benden yanaydı. Doktorum bana, 'Korkma başaracağız' dedi. Ve başardık. Beni eleştiren kişiye buradan çok sevgilerimi gönderiyorum.Şimdi hızla ideal kiloma yaklaşıyorum. Obezite ameliyatı olan hastalarıma yardımcı oluyorum. Onlarla ilgileniyorum. Onların geçtiği yoldan ben de geçtim. Hastalarımı çok seviyorum" diye konuştu.

HAYATA POZİTİF BAKMAYA BAŞLADI" Her istediğini özelikle de rahatlıkla flyboard yapabildiğini belirten Aydemir, şuan 85 kilo olduğunu hedefinin ise 74 kiloya düşmek olduğunu sözlerine ekledi. Obezite tedavisinin ardından 2.5 ayda 37 kilo verdiğini kaydeden Aydemir, "Şuan 85 kiloya ulaştım. Fazla kilolarım nedeniyle tansiyon ve diyabetle tanıştım. 2.5 ayda 27 kilo verdim. Her iki hastalığımdan kurtuldum. Şuan gayet iyiyim çalışabiliyorum, spor yapabiliyorum. Nefes almam düzeldi. Hayata yeniden pozitif bakmaya başladım" dedi.

"ANTALYA'DA OBEZİTE ORANI YÜZDE 20 İLE 25" OFM Antalya Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Aziz Sümer, dünyada obezitenin sıklığının her geçen gün arttığını belirterek, obezitenin 21. yüzyılın salgınlarından biri olduğunu kaydetti. Obeziteyi insanın vücudunda sağlığı bozacak ölçüde yağ birikimi olarak tanımlayan Doç.Dr. Sümer, "Türkiye'de obezite sıklığı da giderek artıyor. Kadınların yüzde 40, erkeklerin yüzde 20.5'inde obezite görüyoruz. Antalya'daki obezite oranı ise yüzde 20 ile 25 arasında yer alıyor" dedi.

OBEZİTENİN NEDENLERİ Genetik etkenlerin yanı sıra, kişisel faktörlerin de obezitenin oluşmasında etkili olduğunu dile getiren Doç.Dr. Sümer, "Yaşam tarzı, enerjisi ve kalorisi bol gıdalarla beslenmek, az hareket etme obezitenin oluşmasında etken oluyor" diye konuştu.

"HER OBEZ AMELİYAT EDİLMEMELİDİR" Hızla artan obezite karşısında bireylerin çeşitli tedavilere başvurduğunu aktaran Doç. Dr. Sümer, "Hastalıklara neden olan obezitenin tedavisi cerrahidir. Yaklaşık 8-10 çeşit ameliyat yöntemi var, o da kişiye bağlıdır. Bunun dışında fazla kilolu, obezite olan ama yandaş hastalıkları olmayan, vücut kitle endeksi 35'e kadar olan hastalarda bir beslenme uzmanından yardım almak önemli. Fiziksel egzersizler, medikal tedaviler ve endokrinoloji uzmanının kontrolünde zayıflama olabilir. Her obez hasta değildir ve her obez ameliyat edilmemelidir. Morbit (şiddetli) obezite vücut kitle indeksi 35 üzerinde ve yandaş hastalıkları olanlara ameliyat öneriyoruz. Vücut kitle endeksi 25 ile 35 arasında olup herhangi bir hastalığı olmayanlara ameliyat önermiyoruz" dedi.

"OBEZLERE MOBBİNG VAR" Obezite cerrahisinin Türkiye'de son dönemlerde ivme kazanan bir cerrahi olduğunu kaydeden Doç. Dr. Sümer, "Bu tür ameliyatlar donanımlı merkezlerde yapılmalıdır. Toplumda obezlere ciddi bir mobbing var. Aileden başlayan mobbing, oyun ve çalışma arkadaşlarına kadar uzanıyor. Obezler aslında algı düzeyi çok yüksek insanlardır. Bu onlarda ister istemez olumsuzluklara neden oluyor. Yapılan çalışmalarda obezlerin yüzde 40'ında en az bir psikopatoloji var. Çünkü sıkıntılı ve mobbinge bağlı kalıyorlar. Bunun da tedavisi toplumun algısının değişmesidir" ifadelerini kaydetti.