Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Türkiye Ulusal Coğrafi Bilgi Platformu’nu e-Devlet entegrasyonuyla vatandaşların hizmetine sundu. Arsa, konut, tarım arazisi ve afet riskleri gibi onlarca başlıkta coğrafi verilere artık internet üzerinden kolayca erişilebilecek.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Coğrafi Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğü tarafından geliştirilen Türkiye Ulusal Coğrafi Bilgi Platformu, 1 Ocak 2025 itibarıyla kamu kurumlarının erişimine açılmıştı. Yeni düzenleme ile artık tüm vatandaşlar da e-Devlet bilgileriyle sisteme erişebiliyor.
www.tucbs.gov.tr ve www.turkiye.gov.tr adreslerinden giriş yapılabilen sistemle Türkiye’nin dijital coğrafi haritası parmaklarınızın ucuna geliyor.
ARSA ALACAKLAR İÇİN KRİTİK BİLGİLER HARİTADAVatandaşlar, arsa ya da konut almadan önce bölgenin imar durumu, ulaşım altyapısı, elektrik ve su gibi temel hizmetlerin mevcudiyeti, park ve yeşil alanlara yakınlığı gibi detayları artık tek ekrandan görüntüleyebilecek.
Tarım arazisine sahip olanlar ise arazilerinin çevresindeki su kaynakları, toprak tipi ve arazi yapısı gibi verileri sorgulayarak daha bilinçli kararlar verebilecek.
AFET RİSKLERİNDEN ALTYAPIYA KADAR HER ŞEY BU PLATFORMDAUlusal Coğrafi Bilgi Platformu sadece bireysel vatandaşlar için değil, aynı zamanda akademik çalışmalar ve kamu planlamaları için de büyük önem taşıyor. Deprem, heyelan ve sel riski taşıyan bölgeler harita üzerinden detaylıca incelenebilecek.
Kamu kurumları da bu sistem üzerinden imar planlaması, çevresel etki analizleri ve afet yönetimi gibi birçok çalışmayı hızlı ve doğru bir şekilde yürütebilecek.
630 KATMANLIK VERİ HAVUZU: BİLİMSEL VE SEKTÖREL PROJELERE DESTEKPlatformda bulunan 630 coğrafi veri katmanı, hem bilimsel çalışmalarda hem özel sektör projelerinde referans veri olarak kullanılabilecek. Coğrafi Veri Talep Portalı üzerinden kullanıcılar ihtiyaç duydukları verileri seçerek güvenli şekilde indirebilecek.
ORTAK TERİMLER SAYESİNDE VERİ KARIŞIKLIĞINA SONSistemde yer alan “Veri Sözlüğü” özelliğiyle Türkiye genelindeki coğrafi veriler ortak bir dil ile üretiliyor. Böylece kamu kurumlarının ürettiği verilerde anlam farklılıkları ortadan kaldırılarak daha sağlıklı bir veri bütünlüğü sağlanıyor.