Türkiye ekonomisindeki dalgalanmalara rağmen servetini büyütenlerin sayısı artmaya devam ediyor. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından açıklanan son verilere göre, 2025 yılı şubat ayı itibarıyla banka hesabında 1 milyon TL ve üzeri bulunan mudi sayısı 2 milyon 123 bin 799 kişiye ulaştı.
Bu rakam, 2024 yılı sonunda 2 milyon 7 bin 928 kişi düzeyindeydi. Böylece sadece iki ayda 115 bin 871 kişi daha milyonerlere katılmış oldu. Artışla birlikte Türkiye’de milyon lira barajını aşanların toplam mevduatı da 15 trilyon 494 milyar 773 milyon liraya çıktı.
Yüksek gelir grubuna dahil bu kişilerin hesaplarındaki ortalama para miktarı da oldukça dikkat çekici. Şubat sonu itibarıyla milyon lira üzeri paraya sahip mudilerin ortalama mevduatı 7 milyon 295 bin 800 lira olarak hesaplandı.
Geçtiğimiz yıl sonunda 14,7 trilyon lira olan toplam mevduat tutarı, iki aylık sürede 708 milyar lira artarak yaklaşık 15,5 trilyon liraya ulaştı.
Yurt içinde yerleşik olan ve hesabında 1 milyon lira veya daha fazla parası bulunan kişilerin toplam varlıkları 14 trilyon 356 milyar 744 milyon lira seviyesinde gerçekleşti. Bu kişilerin mevduatlarının dağılımı şöyle:
9,76 trilyon lira TL mevduatı 3,72 trilyon lira döviz tevdiat hesabı 870 milyar lira kıymetli maden hesaplarıYerli milyoner başına düşen ortalama mevduat ise 7 milyon 402 bin 700 lira oldu.
Sadece yurtiçinde değil, yurtdışında yerleşik olan varlıklı Türk vatandaşlarında da benzer bir eğilim göze çarptı. Şubat ayı itibarıyla yurtdışında yerleşik, hesabında 1 milyon lira ve üzeri parası olan kişi sayısı 184 bin 400'e yükseldi. Bu, Aralık ayına kıyasla 5 bin 406 kişilik bir artış anlamına geliyor.
Bu grubun toplam mevduat hacmi ise 1 trilyon 138 milyar 29 milyon lira olarak hesaplandı. Dağılım şöyle:
404,5 milyar TL yerel para 699 milyar TL döviz hesabı 34,4 milyar TL kıymetli maden yatırımıYurtdışındaki milyonerlerin ortalama mevduat büyüklüğü de 6 milyon 171 bin 500 lira olarak kayıtlara geçti.
Milyoner sayısındaki bu hızlı artış, Türkiye’de servet dağılımı, gelir eşitsizliği ve yatırım davranışları açısından dikkatle takip edilmesi gereken bir eğilim olarak öne çıkıyor. Uzmanlara göre, bu artış enflasyona karşı servet koruma eğiliminden, döviz ve altına olan yüksek talepten kaynaklanıyor olabilir.