Türkiye, elektrikli araç sahiplerinin en büyük sorunlarından birini çözüme kavuşturuyor. 1 Ocak'ta yürürlüğe girecek yeni düzenlemeyle, apartman ve sitelerde şarj ünitesi kurulumu için zorunlu olan ruhsat şartı tamamen kaldırılıyor. Bu hamle, şarj altyapısının hızla yaygınlaşmasını sağlayarak elektrikli araç ekosisteminde kritik bir dönüşüm başlatıyor.
Türkiye’de çevre dostu ulaşım modellerine geçiş hızlanırken, bu dönüşüme ayak uydurmayı hedefleyen yasal düzenlemeler de hayata geçiriliyor. Elektrikli araç kullanıcılarının uzun süredir şikâyet ettiği bürokratik süreçleri sonlandıracak önemli bir düzenleme, 1 Ocak itibarıyla yürürlüğe giriyor.
Mevcut uygulamada, apartman ve site otoparklarına şarj ünitesi (EV şarj istasyonu) kurmak isteyen vatandaşların, hem zaman alan hem de yüksek maliyetlere neden olan elektrik tesisatı ruhsatı alma zorunluluğu bulunuyordu.
Yeni düzenleme ile bu ruhsat zorunluluğu tamamen ortadan kaldırılıyor. Bu kritik adım sayesinde, apartmanlara ve sitelere şarj ünitesi kurulumu çok daha hızlı ve erişilebilir bir süreç haline gelecek.
Bürokratik engeller kaldırılırken, güvenlik standartlarından taviz verilmiyor. Düzenleme, ruhsat zorunluluğunu kaldırsa da, elektrikli araç şarj ünitelerinin güvenli montajı için teknik proje zorunluluğunu sürdürüyor.
Kurulum sırasında; kullanılacak elektrik hattı detayları, yangın güvenliği tedbirleri ve teknik uygulama projelerinin hazırlanarak ilgili idareye sunulması şartı devam edecek. Bu sayede hem bürokrasi azaltılıyor hem de elektrik tesisatı kaynaklı olası riskler kontrol altında tutuluyor.
Kurulum sürecinin kolaylaşması, özellikle site ve apartman yönetimlerine yeni teknik görevler yüklüyor. Yönetimlerin, şarj ünitesi kurulumundan önce şu kritik adımları atması gerekiyor:
Binanın mevcut elektrik kapasitesinin kontrol edilmesi.
Otoparkta yangın güvenliği önlemlerinin eksiksiz sağlanması.
Şarj istasyonları için uygun ve güvenli alanların belirlenmesi.
Enerji uzmanları, bu düzenlemenin Türkiye’nin sürdürülebilir ulaşım vizyonunda kritik bir dönüm noktası olduğunu ve şarj altyapısının hızla yaygınlaşmasıyla elektrikli araçların şehirlerde daha hızlı benimsenmesini sağlayacağını belirtiyor.