
ABD Başkanı Donald Trump, Hindistan ile Pakistan arasında yürütülen yoğun müzakerelerin ardından iki ülkenin tam ve derhal geçerli bir ateşkes konusunda anlaşmaya vardığını açıkladı.
Trump, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda, “ABD'nin arabuluculuğundaki uzun gecelik görüşmelerin ardından Hindistan ve Pakistan’ın sağduyu ve büyük bir zekâ ile hareket ettiklerini görmekten mutluyum” ifadelerini kullandı.
İki ülke arasındaki son gerilim, 7 Mayıs'ta Hindistan’ın Cemmu Keşmir bölgesine yönelik saldırılarla tırmandı. Hindistan ordusu, “Sindoor Operasyonu” adını verdiği harekâtla Pakistan sınırına yakın 24 farklı hedefi vurduğunu açıklarken, saldırılarda 25 Hintli ve bir Nepalli’nin hayatını kaybettiği belirtildi.
Pakistan ise saldırıların ardından hava sahasını kapattı ve ordusunu yüksek alarm seviyesine geçirdi. Her iki taraf da sivil savunma tatbikatlarını genişleterek sınır hattında olası çatışmalara hazırlık yaptı.
Pakistan Silahlı Kuvvetleri Halkla İlişkiler Birimi (ISPR) Genel Müdürü Korgeneral Ahmed Şerif Chaudhry, Hindistan’ın düzenlediği saldırılarda barajları hedef aldığını belirterek, “Pakistan bu saldırılara kendi belirlediği yer ve zamanda mutlaka karşılık verecektir” açıklamasında bulundu. Ancak bu açıklamadan sadece günler sonra gelen ateşkes haberi, tansiyonun diplomatik yollarla düşürülmesine olanak sağladı.
NÜKLEER GERGİNLİKTEN MASAYA DÖNÜŞ1947’den bu yana Keşmir meselesi nedeniyle birçok kez savaşın eşiğine gelen Hindistan ve Pakistan, her iki tarafın da nükleer silahlara sahip olması nedeniyle dünya kamuoyunda endişe yaratmaya devam ediyordu. Hindistan, Pakistan’ı Keşmir’de ayrılıkçı şiddeti desteklemekle suçlarken, Pakistan ise Hint yönetiminin Müslüman nüfusu hedef aldığını savunuyordu.
Uzmanlar, sağlanan ateşkesin olumlu bir gelişme olmakla birlikte, bölgedeki kalıcı barış için diplomatik süreçlerin güçlendirilmesi gerektiğini vurguluyor. Keşmir’de yıllardır süren şiddet sarmalının sona ermesi için uluslararası toplumun daha aktif rol alması çağrısında bulunuluyor.