“Verem (Tüberküloz) sadece akciğerde görülmüyor”

Dr. Hüseyin Can Dokum, "Verem(Tüberküloz) akciğer dışında, saç ve tırnak haricinde tüm vücut organlarında görülebilir. Ve öncelikli olarak akciğer tüberkülozu bulaştırıcı. Lenf bezi, akciğer zarındaki tüberküloz, menenjit tüberkülozu bulaştırıcı değil. O kişilerle aynı ortamda da bulunsanız, aynı odada da bulunsanız bulaşmaz." açıklamasını yaptı.

Haber Giriş Tarihi: 08.01.2024 13:56
Haber Güncellenme Tarihi: 08.01.2024 13:56
https://bursahayat.com.tr/

Dünya genelinde tüberküloz (verem) hala bir halk sağlığı sorunu olmaya devam ediyor. Türkiye’de ‘ince hastalık’ olarak da bilinen verem bu sene 7-14 Ocak arasında ‘Verem Savaş Haftası’ olarak kutlanıyor. Peki, Verem nedir? Verem'in belirtileri nelerdir? Merak edilen soruların yanıtlarını 2017 yılından bu yana Verem Savaş Dispanseri de görev yapan Dr. Hüseyin Can Dokum yanıtladı.

-Verem nedir?

-Verem hastalığı eski zamanlarda çok fazla insanın ölümüne neden olan, bulaşıcı bir hastalık olduğu için çok insanı etkileyen mutlaka tedavi edilmesi gereken, özellikle gelişmemiş ülkelerde tedavi edilmediği takdirde ölüme neden olan bir enfeksiyon hastalığı. Günümüzde Türkiye’de çoğu hasta ilaçlarını kullanmak şartıyla tedavisini olup, eski hayatına dönebiliyor. 

-Belirtileri nelerdir?

-Akciğer veriminde en sık şikayetler, tedaviye rağmen uzun süredir geçmeyen öksürük, balgam ve kanlı balgam şikayeti. Ama sistemik semptomlar dediğimiz, terleme, kilo kaybı, halsizlik, ateş gibi şikayetler de olabiliyor. Her hasta bu şikayetlerle gelmiyor, ama en sık görülen şikayetler bunlar. Tüberküloz akciğer dışında, saç ve tırnak haricinde tüm vücut organlarında görülebilir. Lenf bezinde tutuyorsa, lenf bezinde büyüme, akıntı… Akciğer zarını tutarsa göğüs ve sırt ağrısı… Üriner sistem tüberkülozu olabilir. Yani verem, tuttuğu organa göre şikayetler oluşturabiliyor.

“BİZİM ÖNCELİĞİMİZ HASTALARA İLAÇ İÇİRMEK”

-Hasta bu şikayetlerle geldikten sonra süreç nasıl işliyor?

Bizim Verem Savaş Dispanseriolarak birinci önceliğimiz hastalara ilaç içirmek. Çünkü hastalar tedavide çok sayıda antibiyotik kullanıyor. Şöyle söyleyeyim, Türkiye’den en düzenli takip edilen hastalıklardan birisi de verem. Her hastanın mutlaka verem kaydı vardır. Bir kişi ‘verem’ tanısı alınca o kişinin takibi olur. Hasta başka bir yere gittiyse bile oraya dosyası nakil olur. Onun için bizim yaptığımız genelde, hastanın takibi. Tanıyı genelde hastaneler koyar. Bizde burada akciğer filmi çekiyoruz. Balgam tahlili istiyoruz. Ancak kesin tanıyı filme bakarak koyamayız,hastadan üst üste her sabah balgam istenir. Bunların sonucuna göre, mikrop bakteri görülürse kültürde ürüyebilir. Orada üreme görülebilirse tanı konulabilir. Ama dediğim gibi hastanelerde tanı konulur, bize yönlendirilir. Çoğu hastada yatış olmaz ama genel durumu bozuk hastalarda yatış olur.

Bakanlığın politikası gereği bizim Verem Savaş Dispanseri olarak yaptığımız hastanın doğrudan gözetimi dediğimiz tedavi yöntemi. Bu başka bir hastalıkta yok. Hasta gelir, biz hastanın evine gidebiliriz, özellikle tüm hastalara yapılması istenen bir şeydir. Bizim için kritik hastalar uyumsuz, ilaçlarını düzenli kullanmayan, daha önceden tedavi görmüş ama nüksetmiş olan hastalara ilaçlarını içirebilmek ve içtiklerini görebilmek. Bazen video gözetimli tedavi ediyoruz. Hastalardan günlük olarak ilaç içtiğini kaydedip göndermesini istiyoruz.

-Tedavi ne kadar sürüyor?

Birçok hastalığa göre tedavi süresi baya uzun bir hastalık. En az 6 aylık süreç. En başta 4 farklı antibiyotik veriyoruz. Kiloya göre ilaç sayısı değişiyor ama, günlük olarak 10 adete kadar çıkabiliyor. Bu dirençli olmayan tüberküloz hastaları için geçerli. Tedavide 10 tane hapla başlıyoruz. 2 ay sonra da bir sıkıntı yoksa ilaçların sayısı 3’e düşüyor. 2 farklı antibiyotikle 4 ay daha tedaviye devam ediyoruz. Tedavide en az 6 ay diyoruz, ilaç yan etkisi ve direnç durumu olabiliyor. Bir de çok ilaca dirençli tüberküloz dediğimiz hastalarımız var. Biz Bursa olarak dirençli hastaları Ankara’ya sevk ediyoruz. Ona göre tedavi yapılıyor. Bazı hastalar 1 ay kadar süre hastanede yatabiliyor. Bu genelde akciğer tüberkülozunda olur.  Dirençten şüphelendiren durum ise, hastanın ilaçlarını içtiği halde şikayetlerinin geçmemesi. Dirençli tüberkülozda tedavi süresi ise en az 18-24 ay. İlaçları 20 ve 20’nin üzerinde ilaç kullanabiliyorlar.

-İlaçların yan etkileri neler?

Bir kere hastalar uzun süre ilaç içmekten sıkılıyor. Tedavinin bir kişiye etkisi, ilaçlarını düzenli olarak içmemek. Bunların bir nedeni de, ilaç yan etkileri. En önemlisi, bizim gördüğümüz alerjik yan etkiler. Tedaviye başlarken ayda bir, ilk başlarda 1 hafta da kan tahlili istiyoruz. Hastaların karaciğer testleri yükselebiliyor. Onun haricinde görmeyi etkileyen bir ilacımız var ama çok çok nadir oluşuyor. Şikayet olmasa bile doktora yönlendiriyoruz. Eklem ağrıları yapabilir, ürik asit dediğimiz değeri yükseltiyor. Ayrıca hastalarımız genelde 40-50’nin üzerindedir.  Ama bizim bebek ve yaşlı hastalarımız da var. Ama özellikle 30-40’lı yaşlarda Tüm yaşlarda görülüyor. Sigara içmek en önemli risk faktörlerinden biri. Kanser tanısı olup verem hastalarımız da oluyor.

-Stres olan biri verem olur mu?

Diyelim ki bana tüberküloz bulaştı. Hiç bulaşmamış dağda yaşamış birisine tabiki de verem hastalığının gelişme imkanı yok. Bakterinin bulaşması lazım. Bakteri bulaştığında da hemen hasta etmiyor. Yüzde90 ihtimalle o kişi hasta olmuyor. Yüzde 10 ihtimalle tüberküloz bakterisi taşıyan kişilerde hastalık gelişme imkanı var. Bunu da stres attırabilir. Ama tek başına günlük hayatın stresi değil tabiki de. Ağır stresi varsa kişinin hastalığa neden olmuş olabilir. Ama bağışıklığı zayıflatan diğer durumlarda etki eder. Bağışıklığı etkileyen ilaçlarda veremi etkileyebiliyor. Bizim hastalarımızın yüzde 80’i sigara içiyor. Aslında sadece verem için değil sigara tüm hastalıklar için zararlı. Sigara içmekte hastalık gelişme imkanınıarttırıyor.

“AKCİĞER TÜBERKÜLOZU BULAŞTIRICI”

-Veremden nasıl korunabiliriz?

Önce aile içinde ne yapmak gerekir bunu öğrenmek gerek. Öncelikli olarak akciğer tüberkülozu bulaştırıcı. Lenf bezi, akciğer zarındaki tüberküloz, menenjit tüberkülozu bulaştırıcı değil. O kişilerle aynı ortamda da bulunsanız, aynı odada da bulunsanız bulaşmaz. Ama akciğer tüberkülozuyla aynı evde bulunan kişileri çağırıyoruz. Kontrol ediyoruz, kişinin odasını ayırmasını istiyoruz. Bu 2-3 hafta kitabi bilgi ama,bulaşıcığıngittiğini anlamak için balgam testi istiyoruz. Bulaştırıcı süre eğer ilaçlarını düzenli içerse 2-3 hafta… Hasta maske takacak, evini havalandıracak, evin içindekilerle aynı ortamda bulunmayacak. Koruma tedavisi dediğimiz bir tedavi var. Hastayla yakın temas etmiş kimselere tarama yapıyoruz. Tüberküloz bulaşmamış olsa bile 35 yaşın altındakilere koruma tedavisi uyguluyoruz. Onlara da ilaç veriyoruz ama bazıları kullanmıyor. İlaçları düzenli içtikleri zaman o risk ortadan kalkmış oluyor.