Osmangazi Belediyesi’nin, Osmangazi Kent Konseyi ve Bursa Felsefe Kulübü iş birliğiyle düzenlediği ‘Şadırvanlı Han Felsefe Konferansları’, 2025-2026 döneminin ikinci buluşmasında katılımcılara derin bir düşünsel yolculuk sundu. Tarih ve felsefenin iç içe geçtiği etkinlikte, ‘Niçin İnsan Hakları?’ sorusu çerçevesinde yoğun bir tartışma ve fikir paylaşımı gerçekleşti.
Her ay farklı konuları felsefi bakış açısıyla ele alan Şadırvanlı Han Felsefe Konferansları, ikinci programıyla akademisyenler ve düşünce meraklılarından yoğun ilgi gördü. Bursa Uludağ Üniversitesi Felsefe Tarihi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Metin Becermen, insan haklarının tarihsel ve felsefi boyutlarını katılımcılara aktardı.
‘İNSAN HAKLARI İNSAN OLMAKLA BAŞLAR’Bursa Uludağ Üniversitesi Felsefe Tarihi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Metin Becermen, insan haklarının yalnızca hukuki bir çerçeve olmadığını, aynı zamanda insan olmanın temel değerlerinden biri olduğunu vurguladı. Becermen, konuşmasında insan ve hak kavramlarının birbirinden ayrı düşünülemeyeceğini belirtti.
Programın moderatörlüğünü üstlenen Bursa Uludağ Üniversitesi Sistematik Felsefe Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ogün Ürek, oturumu yönlendirici sorularıyla zenginleştirerek katılımcılara yeni bakış açıları sundu. Ürek, insan haklarının temelinde yatan iki önemli değeri, insana saygı ve insan sevgisi olarak tanımladı.