Nilüfer Felsefe Buluşmaları’nın yılın son oturumunda konuşan Prof. Dr. Sanem Yazıcıoğlu, politik şiddet ve araçsallık kavramlarını ele aldı. Yazıcıoğlu, modern siyasal düzenin korku yerine karşılıklı tanınma ve güven üzerine kurulması gerektiğini vurguladı.
Nilüfer Belediyesi’nin Pancar Deposu’nda düzenlenen Nilüfer Felsefe Buluşmaları’nın yılın son etkinliği, felsefe ve siyaset dünyasını bir araya getirdi. Prof. Dr. Sanem Yazıcıoğlu, “Politik Şiddet Biçimleri Olarak Araçsallık, Yalan ve Yanıltma” başlıklı söyleşide, günümüz siyasetinin temel sorunlarını felsefi bir perspektifle ele aldı. Söyleşiyi, Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir’in eşi Nuray Özdemir de takip etti.
Yazıcıoğlu, konuşmasında şiddetin araçsal doğasına dikkat çekti. Özellikle çıkar beklentilerinin bulunduğu durumlarda bireylerin ve kurumların araç olarak kullanılma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu belirten akademisyen, bu durumun modern toplumdaki yansımalarını değerlendirdi.
Hannah Arendt ve Thomas Hobbes’un fikirlerine referans veren Yazıcıoğlu, modern devletin şekillenmesinde korkunun oynadığı rolü tartışmaya açtı. Hakların devri ve devletin sınırları konusuna değinen akademisyen, bireylerin “gelecek korkusu” nedeniyle gönüllü olarak araçsal konuma düşebildiğini ve bunun yol açtığı sorunları paylaştı.
Söyleşinin son bölümünde karamsar tablonun aksine umut verici siyasal imkanlara değinen Prof. Dr. Yazıcıoğlu, siyasal düzenin bireyi bastırmadan da kurulabileceğini savundu. Otoritenin kalıcılığının korkuya değil, karşılıklı tanınma ve güven ilişkisine dayandığını belirten akademisyen, daha çoğulcu bir siyasal düzenin mümkün olduğunu ifade etti.
Katılımcılar, Yazıcıoğlu’nun değerlendirmelerini büyük ilgiyle takip etti. Etkinlik sonunda Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir’in eşi Nuray Özdemir, günün anısına Prof. Dr. Sanem Yazıcıoğlu’na hediye takdim etti.