Karacabey Tarım İşletmesi'nde yetiştirilen safkan Arap atları, drone ile havadan görüntülendi. 1300 yılında kurulan tesis, 1984'ten beri TİGEM bünyesinde çalışıyor. Atatürk'ün talimatıyla 1930'larda başlayan yetiştiricilik, Türkiye'de yarış atı üretiminde önemli rol oynuyor.
Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü’ne (TİGEM) bağlı Karacabey Tarım İşletmesi'nde özenle yetiştirilen safkan Arap atları, drone ile havadan görüntülenerek eşsiz bir manzara sundu. Geniş meralarda özgürce koşan tayların dinamik hareketleri ve birbirleriyle etkileşimleri görsel şölen oluşturdu.
Temelleri 1300 yılında “Çiftlikat-ı Hümayun” adıyla atılan ve 1926’dan sonra “Karacabey Harası” olarak anılmaya başlanan işletme, 1984’ten bu yana TİGEM bünyesinde faaliyetlerini sürdürüyor. Yaklaşık 89 bin dekarlık geniş bir alana sahip olan tesis, hem bitkisel üretim hem de hayvancılıkta önemli rol oynarken, Türkiye'nin yarış atı yetiştiriciliğinde de kilit bir merkez konumunda bulunuyor.
Arap atı yetiştiriciliği, 1930’lu yıllarda Atatürk’ün talimatıyla kurulan bir komisyonun Suriye ve Irak’tan seçkin damızlık aygır ve kısrakları Türkiye’ye getirmesiyle bu tesiste resmen başladı. O günden bu yana, Türkiye’nin önemli yarış pistlerinde başarıdan başarıya koşan birçok Arap atı, bu köklü işletmeden çıkma.
Karacabey Tarım İşletmesi İdari Müdür Yardımcısı Ali Yağlıcı, günümüzde yetiştirilen tayların büyük bölümünün geçmişte getirilen safkan atların soyundan geldiğini vurgulayarak, “Bugün elimizdeki aygır ve kısrakların soy kütüğü 1930’lu yıllara dayanıyor. Bu atlar, Türkiye’deki Arap atı mirasının yaşayan temsilcileri,” ifadelerini kullandı.