Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, yer altı zenginliklerini gün yüzüne çıkardıklarını belirterek, "Nekropol çalışmalarımız aralıksız devam ediyor. Bu bölgeyi açık hava müzesi ve bir arkeopark haline getirip halkın ziyaretine sunacağız. Gölyazı Göbeklitepe'ye rakip olacak" dedi. İhlas Haber Ajansı ekipleri Gölyazı'nın muhteşem güzelliğini ve arkeolojik alandaki çalışmaları havadan görüntüledi.
Gölyazı'nın tarihi ve doğal güzellikleriyle güzel bir yerleşim alanı olduğun belirten Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, yer altı zenginliklerini de kısa sürede gün yüzüne çıkaracaklarını söyledi.
Kız Adası'ndaki çalışmaların da başladığını ifade eden Erdem, "Daha önceden var olan medresenin temellerine ulaştık. Tarihin önüne çıkarmak için çaba sarf edeceğiz. Tarihin izlerini takip etmemiz gerekiyor. Son zamanlarda çıkan Göbeklitepe, dünyada tarihe olan bakış açısını değiştirdi. İnsanlığın o dönemdeki tarihini gösteren bir bulguydu. Bizim bunlarla ilgili bulgulara ulaştığımız oluyor. Akademisyenlerin çalışmaları aralıksız devam ediyor. Turizm Bakanlığının çalışmaları ile buraya ciddi bir yatırım ve teşvik vermesini düşünüyoruz. Turizm Bakanlığına da bu konuyla ilgili bilgi verdik. Buranın yeniden harekete geçirilmesi gerekiyor. UNESCO tarihi mirasına dahil edilmesinin gerektiğini düşünüyoruz. Dolayısıyla bunu dünyaya açmalıyız. Gölyazı dünya miras listelerine girmesi için başvuruları yapacağız. Daha yapmamız gereken çok şey var. Ancak bunu sadece biz değil, bütün Bursa olarak birlikte gerçekleştirmeliyiz" diye konuştu.
Nilüfer Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Güney Özkılınç, nekropolde yapılan çalışmaların ihale aşamasına geldiğini ifade etti. 8 dönümlük arazide, 8 farklı türde 28 mezarın gün yüzüne çıkartıldığını belirten Özkılınç, mezarlardan bulunan eserlerin de Bursa Arkeoloji Müzesi'nde saklandığını vurguladı. M.Ö. 5. yüzyıldan 14. yüzyıla kadar burasının mezarlık olarak kullanıldığını söyleyen Özkılınç, "Mezarlardan bulduğumuz bulgularla Gölyazı'nın Bursa'nın diğer ilçeleriyle ticaret yaptığını da anladık. Son aşamaya gelinde bir kitap hazırlandı" dedi.
Mevcut alanda bitkilerin temizlenmesiyle ilgili bilgiler de veren Özkılınç, "Her dönem bitki temizliği yapıyoruz. Bu temizliği keyfi yapmıyoruz. Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi'nin rehberliğinde buradaki endemik bitkileri koruyarak temizliğini sağlıyoruz. Buranın temizliği önümüzdeki günlerde yapılacak. Belediye Başkanımız Turgay Erdem'in onayı ile buranın halkımıza kazandırılması için çaba harcayacağız" şeklinde konuştu.
Nilüfer Belediyesi'nde arkeolog olarak görev yapan Leyla Çalışkan ise kayaya oyulmuş bir mezar hakkında bilgiler vererek, "8-9 tip mezar arasında bu arazide gördüğümüz en belirgin olanı kayaya oyulmuş mezar tipleri. O dönemlerde bu kaya toprağın altında çok yumuşak bir halde bulunuyordu. Daha kolay işleniyordu. Üzerlerine yazılar, şekiller yapılıyordu. Mezarların birkaç tanesinde sunum deliklerine rastladık. Bu da ölü gömme ritüellerinden bir tanesi. Ölü gömüldükten sonra sunum yapıyorlardı. Mezarların kapakları vardı fakat bunlar tahrip edilmiş halde bulundu" dedi.