
1326 yılında Osmanlı’nın fethettiği Bursa’da kurulan mehter geleneği, bugün bile aile bağlarıyla sürdürülen anlamlı bir kültüre dönüşmüş durumda.
1963 yılında tekrar kurulan ve 1991’den itibaren Bursa Mehter Musikisi ve Halk Oyunları Derneği (BUR-HOY) çatısı altında faaliyet gösteren Bursa Mehter Takımı, yurtiçi ve yurtdışındaki etkinliklerde sahne alıyor.
Takımın en özel yönlerinden biri ise; 5 babanın oğullarıyla birlikte aynı sahnede görev alması. Hatta bazıları, üç kuşağı bir araya getiren örneklerle tarihe tanıklık ediyor.
Zurnazen başı Hüseyin İsmihan (55), 2005 yılından bu yana takımda görev alıyor. Oğlunun küçük yaşlardan beri müziğe olan ilgisini fark eden İsmihan, onu da mehter takımına kazandırmış. Klarnet çalan oğlu Yunus İsmihan (22), 4 yıldır takımda yer alıyor.
“Mehter kültürü sadece çalmak değil, bir ruh taşıyor. Oğlumla aynı sahnede yer almak bana büyük bir gurur veriyor,” diyen İsmihan, bu birlikteliğin ailesine hem kültürel hem de duygusal anlamda çok şey kattığını belirtiyor.
Yunus İsmihan ise başta bu fikre mesafeli dursa da zamanla takım ruhuna alıştığını belirterek, “Şimdi ‘iyi ki gelmişim’ diyorum. Babamla aramızda sahnede bile mimiklerle anlaşabildiğimiz bir bağ var,” sözleriyle duygularını paylaştı.
18 yıldır mehter takımında görev yapan Atilla Samur, oğlunu ve torununu da bu gelenekle tanıştırmış. Samur, “Sahnedeyken üç kuşak bir arada olduğumuzu düşündükçe tüylerim diken diken oluyor. Yeri geliyor çalarken ağlıyorum,” dedi.
Oğlu Can Samur, bu kültürel görevi babasıyla birlikte yürütmenin kendisi için çok özel olduğunu vurgularken, “Babamdan bana geçti, şimdi benden oğluma geçiyor. İnşallah bu zincir devam eder” diye konuştu.
Torun Emirhan Samur ise, “Dedem ve babamla sahnedeyken sadece göz göze gelmemiz yetiyor. Bu birliktelik benim için gurur verici,” ifadelerini kullandı.