Bir Bursa evliyası; Üftade Hazretleri

Bursa Hayat Gazetesi Evliyalar şehri Bursa'da bulunan Allah dostu Üftade Hazretleri'ndeydi. Üftade Cami imamı Orhan Diker burada yaptığı açıklamada Üftade Hazretlerinin öneminden bahsetti.

Haber Giriş Tarihi:
Haber Güncellenme Tarihi:
https://bursahayat.com.tr/

1490'lerin sonunda Bursa'da Araplar mahallesinde dünyaya gelen Üftade Hazretleri üç kardeşten en küçükleridir. Adı Mehmed, lakabı Muhyiddin'dir. Şiirlerinde kullandığı "Üftâde" mahlasıyla tanınır. Babasının Manyas'tan gelip Bursa'ya yerleştiği kaydedilmektedir. Üftâde, çocuk yaşlarında intisap ettiği Bayramî şeyhlerinden Muk'ad Hızır Dede'nin teşvikiyle ilim tahsiline başladı. Otuz beş yaşları civarında vaaz ve irşada başlayan Üftade Hz. Doğan Bey Mescidi, Namazgâh Camii ve diğer camilerdeki vaazlarını halk büyük bir ilgiyle takip ediyordu. Uludağ eteklerindeki Pınarbaşı Kuzgunluk mahallesinde inşa ettirdiği cami ve tekkede irşad faaliyetini sürdürürken 1529-1536 yılları arasında Emîr Sultan Camii hatipliğine tayin edildi. Emîr Sultan'ın mânevî işaretiyle kabul ettiğini söylediği bu görevi vefat ettiği 12 Cemâziyelevvel 988 (25 Haziran 1580) tarihine kadar sürdürdü. Bursa Hayat Gazetesine özel açıklamalarda bulunan Üftade Cami imamı olan Orhan Diker, Üftade Hazretleri ile ilgili bilgiler verdi. 

HIZIR DEDE'NİN TALEBESİ 

Üftade hazretleri ile ilgili bilinmeyenleri ve âlim olma yolunu anlatan Üftade Cami Orhan Diker, Üftade Hz. Muk'ad Hızır Dede'nin talebesi olduğunu ifade etti. Diker, " Üftade Hazretleri 1490'lerin sonunda Bursa'da Araplar mahallesinde dünyaya gelmiştir. Üç kardeşten en ufağıdır. Sübyan Mektebini bitirdikten sonra babası Kapalı Çarşı'da ipek ticareti yapan bir dükkâna çırak vermiştir. Üftade Hazretleri orada çalışırken babası vefat etmiştir. Abisi evlenmiş yuvadan uçmuş aradan bir süre sonra ablası da evlenince annesi de kızıyla birlikte gitmiştir. Tabi Üftade hazretleri bu yalnızlıktan üzüleceği yerde aksine sevinmiştir. Nedeni ise Üftade hazretleri çok okumaya meraklı biz zatmış. İşte tam o zamanlarda Ulu Cami'nin doğu köşesine Karacabey tarafından geldiği söylenen bir Allah dostu âlim bir zat olan Hızır dedenin geldiği söyleniyor. Doğruca Hızır dedeye gidiyor ve 'Efendim bende sizin talebeniz olmak istiyorum beni de talebeliğinize kabul eder misiniz? ' diyor. Hızır dede de Üftade hazretlerini talebe olarak kabul ediyor" dedi. 

ÖĞRENCİSİ AZİZ MAHMUT HÜDAYİ HZ

Üftade Hz. 6 yıl talebelik yaptığını ifade eden Diker, Aziz Mahmut Hüdayi'nin (r.a) hocası olduğunu belirtti. Diker, "Üftade hazretleri 6 yıl sonra hocasından bütün ilimleri alarak ihtiva etmiştir ve ikmal etmiştir. Sonra talebe okutmaya başlamıştır. 'Yüce ruhlar yukarılarda olur' diye tekkesini daha yukarıya taşımıştır. İşte Aziz Mahmut Hüdayi hazretleri Üftade hazretlerine orada talebe olmuştur. Bursa kadısı olan Aziz Mahmut Hüdayi'ye (r.a) hocası Üftade hazretleri tam rivayete göre 6 ay ciğer sattırmıştır. Aziz Mahmut Hüdayi Hazretleri mahallede ciğer satarken o zamanın kadınları çocukları kendisi ile alay ederler. Daha sonra Üftade Hazretleri talebeliğe kabul ediyor. " dedi. 

CELVETİ TARİKATI KURUCU PİRİ 

Üftade Hz. insana çok önem verdiğinin altını çizen Diker, Üftade Hz. aynı zamanda Celveti Tarikatının kurucu pirlerinden olduğunu ifade etti. Diker, " Üftade Hazretleri aynı zamanda Celveti Tarikatı kurucu pirlerindendir. Celvetilik, halk içerisinde hakkı aramak demektir. Halkla beraber olmak demektir. Efendimiz Hz. Muhammet(s.a) bir hadisinde buyururlar ki, 'İnsanların en hayırlısı insanlara faydalı olandır. 'İşte Üftade Hazretleri bu hadis-i şerifi bütün düstur edinmiş bir Allah dostudur. İşte biz bu hayata celveti bir hayat diyoruz. Üftade hazretlerinde o kadar insan sevgisi var ki Müslüman münafık ayrımı yapmıyor. Hatta kayıtlarda diyor ki geceleri evinin yolunu bulamayan sarhoşların koluna girerek evine kadar götürürmüş" ifadelerini kullandı. 

ŞEHİR DIŞINDAN GELİYORLAR 

Şehir içinden ve dışından ziyarete gelenlerin olduğunu ifade eden Diker, Allah dostu olan Üftade Hz. insanların çok sevdiğini belirtti. Diker, "İki buçuk yıldır ben Üftade Cami'de görevliyim. Müşade ettiğim şudur ki insanlar hem Bursa içinden hem Bursa dışından hatta Türkiye'nin dışından her gün ziyarete gelirler. Diyor ki Peygamber Efendimiz, 'Allah bir kulu sevdi mi diğer kullarına da onu sevdirir.' Demek ki Üftade Hazretleri sağlığında o kadar güzel, temiz, duru bir hayat yaşamış ki sağlığından insanların sevdiği şüphesiz ama görüyoruz ki aradan 450 yıl geçmesine rağmen hala insanlar onu seviyor" dedi. 

BURSALILAR BİLMİYOR 

Üftade Hz. her ne kadar bilinse de bazı Bursalıların tam olarak tanımadığı hatta yerinin dahi bilinmediğinin siteminde bulunan Diker, okullarda yapılan gezilere türbelerin de eklenmesi ile küçük yaşta çocuklara Allah dostlarının tanıtılacağını belirtti. Diker, "Bursalıların tam manası ile Üftade Hazretlerini tanıdığına inanmıyorum. Hala daha Üftade'yi bilmeyen insanlar var. Bursa'da bir değeri tanımayan insanlarımız da var. Ben bu eksikliğin okullarımızı yetkililerle beraber ortak bir proje ile her yetişmekte olan çocuklarına özellikle Bursa'nın tarihi ve kültürel mirasını taşıyan mekânlara taşınarak giderileceğini düşünüyorum. Çocuk yaşta başlamak öğretmek lazım. Eğer okullarımızda bu işe hassasiyet olmazsa tanınamazlık olur maalesef. O zamanda kültürel değerlerimizle neslimizin arasında kopukluk olur demektir" şeklinde ifade etti. 

RAMAZANDA DURGUNLUK OLUŞTU 

Ramazanın gelmesi ile durgunluk oluştuğunu belirten Diker, bayram sonrasında eski yoğunluğuna döneceğini ifade etti. Diker, " Ramazanda ziyaretler biraz daha kesiliyor. Tam tersi olması lazımken insanlar biraz daha ramazanın vermiş olduğu rehavetle pek dışarı çıkmak istemiyorlar. Ama ramazan harici bahar aylarında aşırı bir yoğunluk oluyor. Ramazan bayramından sonra tekrar o yoğunluk başlar. Üftade Hazretler Bursa'nın bilinen Allah dostudur. Bütün Bursalıları başta bütün memleketimizdeki vatandaşlarımızı Üftade Hazretlerinin kabrine bekliyoruz. Burası gerçekten manevi duyguların yoğunlaştığı bir mekân. Gelsinler ve herkesi de buraya davet ediyoruz" dedi.